Furkan KAVUKLU/KAYSERİ, (DHA)- ŞANLIURFA’da 8 gün önce mesanesi dışarıda ve cinsel organı gelişmemiş halde dünyaya gelen bebek, sevk edildiği Kayseri’de ameliyat edildi. Çocuk Cerrahi uzmanı Doç. Dr. Erman Dörterler, "Bu hastalıklara çok nadir rastlıyoruz. Yaklaşık 30 bin doğumda bir görülüyor. Hastayı kabul ettik ve başarılı bir ameliyat gerçekleştirdik. İleride bu çocukların en büyük sorunu idrarlarını tutamıyorlar. Her 100 çocuktan 30’unda başarılı olabiliyoruz" dedi.
Şanlıurfa'nın Harran ilçesinde yaşayan V.B. (25) ve A.B. (24) çiftinin dünyaya gelen 3'üncü çocuklarına başvurdukları hastanede Ekstrofi epispadias kompleksi (Mesanesi dışarıda ve erkek üreme organı gelişmemiş şekilde dünyaya gelen) teşhisi kondu. Şanlıurfa'da ameliyatı yapacak doktor bulamayan çift, çocuğun ameliyat edilmesi için Kayseri Hüma Hastanesi Çocuk Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Erman Dörterler'e ulaştı. Görüşmelerin ardından Kayseri'ye sevk edilen 8 günlük bebek, yaklaşık 3,5 saat süren ameliyatla, idrar torbası karnının içine alınarak erkeklik üreme organının bir kısmı oluşturuldu.
Süreci anlatan Doç. Dr. Erman Dörterler, "Hastamız 8 günlük erkek çocuğu. Şanlıurfa'da dünyaya gelmiş. Ailenin 3'üncü çocuğu. Çocuğumuzun talihsizliği iddia torbasının ve erkek üreme organının gelişmemesi. Daha doğrusu idrar torbasının dışarıda doğması. Buna eş zamanlı olarak da erkek üreme organının gelişmemesi. Bu hastalıklara çok nadir rastlıyoruz. Yaklaşık 30 bin doğumda bir gördüğümüz ve bizim yeni doğan cerrahi hastalıklarının en ağır anomalilerden bir tanesi" ifadelerini kullandı.
'ÇOCUKLARIN EN BÜYÜK SORUNU İDRARLARINI TUTAMIYORLAR'
Yurt dışında ve Türkiye'de, bu hastalığın anne karnında tespit edildikten sonra gebeliğin sonlandırılmasının yasal zeminini olduğunu aktaran Dörterler, "Çocuğumuzun talihsizliği gebelik takiplerince bu rahatsızlığının tespit edilememiş olması. Çocuk doğduktan 7-8 gün sonra da bizle temasa geçtiler. Hastayı biz kabul ettik. Bugün başarılı ameliyatını da gerçekleştirdik. Bu tip rahatsızlıklar bir seri ameliyat gerektiriyor. Bir kısmını 1-2 yaşında, bir kısmını 2-4 yaş arasında, daha sonra da diğer ameliyatlarıyla bu çocukları yaşama ve sosyal hayata kazandırmaya çalışıyoruz. Bu çocukların en büyük sorunu idrarlarını tutamıyorlar. Öyle olunca sosyal tecride uğruyorlar. İleriki zamanlarda toplum bu çocukları dışlıyor, okula kabul etmiyorlar vesaire gibi çok ciddi sosyal problemlerle karşı karşıya kalıyoruz " diye konuştu.
'100 ÇOCUKTAN 30'UNDA BAŞARILI OLABİLİYORUZ'
Her 100 çocuktan 30'unda başarılı olduklarını söyleyen Doç. Dr. Dörterler, "Bizim bu çocuklar için yapmaya çalıştığımız şey maksimum düzeyde idrarlarını tutturmaya çalışmak. Bu çocuklarda da başarı oranımız maalesef dünya literatüründe kitabi bilgilere göre de yüzde 30'lar civarında. Her 100 çocuktan 30'unda başarılı olabiliyoruz. 70 çocukta başarılı olamıyoruz. Hem bizler hem de aile için uzun ve yorucu ve sıkıntılı bir süreç beraberinde bizi takip ediyor. Öyle olunca ilk ameliyatımızı başarıyla gerçekleştirdik. Yeni doğandaki hekim ve hemşire arkadaşlar da bundan sonraki tedavi süreçlerini beraber yürüteceğiz. Aileye de bu konuyla ilgili bilgi verdik" dedi.
'MUTLAKA DÜZENLİ BİR KADIN DOĞUM HEKİMİNE DEVAM ETMENİZİ ÖNERİYORUZ'
Ailelerin mutlaka gebelik takiplerini düzenli yaptırmaları, 3 aydan önce de mutlaka detaylı ultrason yaptırmaları gerektiğini belirten Dörterler, şöyle konuştu:
"Çünkü bunlar anne karnında tespit edilebilen rahatsızlıklar. Çocuğumuzun şanssızlığı bunun takip olmasına rağmen detaylı ultrason yapılmamış ya da hastalığı atlanmış. Eğer önceden bu hastalık tespit edilseydi belki gebelik sonlandırılabilirdi. Ya da daha hazırlıklı olabilirdik. Eğer gebe kaldıysanız, gebelik kaldığınız andan itibaren mutlaka düzenli bir kadın doğum hekimine ve kontrollerinize devam etmenizi öneriyoruz. Ameliyat yaklaşık 3,5 saat kadar sürdü. Çocuğun idrar torbasını karnının içine aldık. Erkeklik üreme organının bir kısmını oluşturduk. Bundan sonra 6 haftalık bir yeni doğan yoğun bakımda tedavi süreci var. Ondan sonra bu süreci atlatırsak evine göndereceğiz. Sonra 1 yaşında ikinci ameliyatı, 3-4 yaşlar civarında da diğer ikinci ameliyatını yapacağız. Belki bundan sonra daha fazla da düzeltici ameliyatlar yapmak bunlarla sınırlı değil, daha da fazla cerrahi hastalık gerektirebilen çok majör tedavi süreci, çok zorlu bir cerrahi hastalık." (DHA)
FOTOĞRAFLI