Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kahraman ordumuz küresel düzeyde müessir bir güç haline geldi

Aybala MELEK/ ANKARA, (DHA)- CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, "Kahraman ordumuz eriştiği yüksek caydırıcılık kapasitesiyle, küresel düzeyde müessir bir güç haline geldi" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Milli Savunma Üniversitesi Kara Harp Okulu öğrencileriyle iftar programında bir araya geldi. Burada konuşan Erdoğan, Çanakkale Deniz Zaferi'nin 110'uncu yıl dönümünü kutladı. Erdoğan, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm komutanları saygıyla andığını ifade ederek, "Çanakkale zaferi, Balkan Harbi'nden ve üst üste gelen ihanetlerden yorgun düşmüş, işgalci güçlerin 'hasta adam' olarak gördükleri bir milletin yeniden şahlanışının, yeniden dirilişinin müjdecisi olmuştur. Genciyle, yaşlısıyla, kadını ve erkeğiyle el ele, yürek yüreğe verip zaferle taçlandırdığımız Milli Mücadele'nin fitili, Çanakkale Zaferi ile ateşlenmiş, bu zafer milletimize taptaze bir kıyam ve diriliş ümidi aşılamıştır. Milletimizin hücrelerine işleyen şehadet bilinci, İstiklal Harbi'nde tüm ışıltısıyla bir kez daha parlamış, dünyanın diğer milletleri için mümtaz bir mücadele örneği teşkil etmiştir. Kore'de, Kıbrıs'ta ve daha pek çok yerde Mehmetçik'in sergilediği erdemli tavır milli kimliğimizin tarihe düştüğü birer eşsiz not hükmündedir. 110 yıl önceki hayasız akınları nasıl bozguna uğratıp, vatanımızın birliğini, milletimizin dirlik ve kardeşliğini temin ettiysek bugün de aynı azim ve kararlılıkla mücadelemizi sürdürüyoruz" dedi.

'BİZİ ELEŞTİRENLER, BİZE HAK VERMEYE BAŞLADI'

Erdoğan, Türkiye'nin dünyayı etkisi altına alan değişim fırtınasını en hazırlıklı karşılayan ülkelerden biri olduğunu ifade ederek, "Ülkemizi hedef alan sinsi planları, hain emelleri, karanlık senaryoları arkasında kim olduğuna bakmadan tek tek yırtıp atıyoruz. Devletimizin payidar, milletimizin ebediyen muzaffer ve muvaffak olması için ne yapılması gerekiyorsa onu yapmaktan çekinmiyoruz. Türkiye, Avrupa ve Orta Doğu başta olmak üzere, dünyayı etkisi altına alan değişim fırtınasını en hazırlıklı karşılayan ülkelerden biridir. Son dönemde, uluslararası basında ülkemizle ilgili çıkan değerlendirmeler, Türkiye'nin başarılarını açıkça teyit ve tescil etmektedir. Daha 3-5 sene öncesine kadar bizi kıyasıya eleştirenlerin çoğu şimdi bize hak vermeye başladı. Suriye ve Filistin'de takip ettiğimiz insani, vicdani ve onurlu politikaların ne kadar isabetli olduğu bugün herkes tarafından açıkça dillendiriliyor. Rusya-Ukrayna arasındaki savaşta ilk günden beri izlediğimiz dengeli tutumun doğruluğu bugün çok daha iyi anlaşılıyor. Aynı tabloyu Libya'dan Sudan'a, Somali'den Karabağ'a, Balkanlar'dan Doğu Akdeniz'e pek çok yerde görüyoruz. Gazi Mustafa Kemal'in, 'Yurtta sulh cihanda sulh' ilkesini, 'Daha adil bir dünya mümkündür' şiarımızla birleştirerek, girişimci bir dış politika tasarrufuyla, Türkiye'yi küresel bir oyuncu haline getirdik, getiriyoruz" diye konuştu.

Doğru zamanda hayata geçirilen doğru stratejiler sayesinde küresel adaletsizliklere korkusuzca tepki verdiklerini söyleyen Erdoğan, "Ülkemiz içindeki bazı çevreler halen kabullenmese de doğru zamanda hayata geçirdiğimiz doğru stratejimiz sayesinde bugün, Doğu'yla ve Batı'yla eşit ilişkiler geliştiren küresel adaletsizliklere korkusuzca tepki verdik. Milli politikaları her şart altında kararlılıkla uygulayan, çıkarları ile değerleri arasında tercih yapmak zorunda kalmayan bir Türkiye gerçeğine kavuştuk" dedi.

'DERDİMİZ KARDEŞLİKTİR'

Erdoğan, 'Terörsüz Türkiye' hedefine doğru emin adımlarla ilerlediklerini ifade ederek, "Türkiye Yüzyılı'nı adım adım inşa ederken milletimizin şevkini ve azmini kıran engelleri de teker teker kaldırıyoruz. 15 Temmuz gecesi, milletin namusunu emanet ettiği silahlarla devletimizi işgale yeltenen FETÖ'cü alçaklarla mücadelemiz, ihanetin üzerinden geçen 9 yıla rağmen hız kesmeden devam ediyor. Finans desteği ve eleman havuzunu önemli ölçüde yitiren bu hain çete, Pensilvanya'daki elebaşının ölümü sonrasında çöküş dönemine girmiştir. Tıpkı, hain elebaşı gibi örgütün de son nefesini vereceği günler yakındır. Aynı şekilde 40 yıldır başımıza musallat edilen bölücü terör belasından ilelebet kurtulmak için de yoğun bir çalışmanın içindeyiz. 85 milyon vatandaşımızın tamamının kardeşlik şuurunu perçinleyecek, geleceğini güvence altına alacak, iç cephemizi güçlendirecek terörsüz Türkiye hedefimize doğru emin adımlarla ilerliyoruz. Bölgemizin hasretini çektiği kalıcı barış ortamına kavuşmasını sağlayacak bu çalışmaların semeresini yakında göreceğiz. Bizim gayemiz, son iki asırdır kimi zaman etnik, kimi zaman mezhebi fay hatları üzerinden sahnelenen planları tarihin çöp sepetine yollamaktır. Derdimiz huzurdur, kardeşliktir, muhabbettir, kader ve gönül birliğini bu topraklarda ilelebet hakim kılmaktır. Coğrafyamızı kana, gözyaşına, istikrarsızlığa ve zulme boğmak isteyenlerin sonuna kadar karşısında duracağız. Bir asır evvel olduğu gibi istilacı heveslerle coğrafyamız üzerinde ameliyat yapmaya yeltenenler, karşılarında Türkiye'yi bulacaklardır" diye konuştu.

'İSRAİL, TERÖR DEVLETİ OLDUĞUNU BİR KEZ DAHA GÖSTERMİŞTİR'

İsrail'in dün gece Gazze'ye yönelik gerçekleştirdiği saldırıya ilişkin Erdoğan, "Siyonist rejim dün gece Gazze'ye düzenlediği vahşi saldırılarla masumların kanından, canından ve gözyaşından beslenen bir terör devleti olduğunu bir kez daha göstermiştir. 330 bin masumu bir sahur vaktinde, bu Siyonist rejim maalesef soykırım yaparak katletmiştir. Çoğu çocuk ve kadın, akşam aldığım haberle, 400'ün üzerinde kardeşimizin şehit edildiği vahşetin sorumluları, döktükleri her damla kanın hesabını vereceklerdir. Bugün masum çocukları, bebekleri, kadınları yakan ateş bu şımarıklıkla, bu cinnet haliyle, bu pervasızlık ve küstahlıkla devam edilirse elbet bir gün çırağı tutanları, ateşe benzin dökenleri de saracaktır" dedi.

Türkiye'nin Gazze ve Filistinlilerin yanında olduğunu bir kez daha dile getiren Erdoğan, "Katliamların durması, sükûnetin tesisi ve ateşkesin tekrar sağlanması için diplomatik çabalarımızı artırarak sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.

'SAVUNMA SANAYİ ALANINDA PARMAKLA GÖSTERİLİYORUZ'

Türkiye'nin savunma sanayi alanındaki başarılarına dikkat çeken Erdoğan, "Kahraman ordumuz eriştiği yüksek caydırıcılık kapasitesiyle küresel düzeyde müessir bir güç haline geldi. Son dönemde yaptığımız yüksek teknoloji hamlesiyle, yerlilik oranını yüzde 20'lerden yüzde 80 seviyesinin üzerine taşıdığımız savunma sanayi alanında parmakla gösteriliyoruz. Kendi mühendislerimizle ürettiğimiz İHA ve SİHA'larımız, yerli uçak ve helikopterlerimiz, gemilerimiz, denizaltılarımız ve daha niceleri, güvenlik mimarimizin ulaştığı seviyeyi ortaya koyuyor. Savunma ve havacılık ihracatımızı 2024 yılında, bir önceki yıla göre yüzde 29 oranında artırarak 7 milyar doların üzerine çıkardık. Son 10 yıl içerisinde 185 ülkeye 230 çeşit savunma sanayii ürünü ihraç ettik. Kısa bir zaman içerisinde ikinci uçak gemimizi de yapıyoruz, yapacağız. Sadece geçtiğimiz yıl toplam değeri 10 milyar doları aşan sözleşmelere imza attık. 180 farklı ülkeye ihracat gerçekleştirdik. İnşallah bu sene çok daha yüksek rakamları yakalayacağız" diye konuştu.

'ORDUMUZU GÜÇLENDİRMEK ÖNCELİĞİMİZ OLACAKTIR'

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin vasıflarının zedelenmesine izin vermeyeceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kahraman ordumuz Afganistan'dan Somali'ye, Irak'tan Kosova'ya gönül ve kültür coğrafyamızın dört bir yanında barışa katkı sunuyor. Desteğimize ve kardeşliğimize ihtiyaç duyulan her bölgede, dostlarımızın yanında olmayı bundan sonra da sürdüreceğiz. Bu süreçte en büyük dayanaklarımızdan biri Türk Silahlı Kuvvetleri'mizdir. Ordumuzu güçlendirmek, caydırıcılığı artırmak, imkan ve kabiliyetlerine yenilerini eklemek, önümüzdeki dönemde de önceliğimiz olacaktır. Üzerine titrediğimiz ordumuzun dedikodular üzerinden yıpratılmasına, kimi kendini bilmez siyasetçiler tarafından örselenmesine izin vermeyiz. Kimden gelirse gelsin, bu tür hadsizlikler karşısında ordumuzun ve komuta kadememizin her daim yanındayız. Disiplini, cesareti ve fedakarlığıyla bilinin Türk Silahlı Kuvvetleri'nin her ne suretle olursa olsun bu vasıflarının zedelenmesine de izin vermeyiz. Disiplin, vakar ve iman. Kahraman ordumuzun, en önemli özellikleridir. Kimse bunlara halel getiremez ve getiremeyecektir. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde görev üstlenen her bir evladımız, kardeşimiz, arkadaşımız da askerlik mesleğinin temel prensiplerine sıkı sıkıya sahip çıkmalıdır" diye konuştu. (DHA)

FOTOĞRAFLI