Tarih: 02.07.2025 13:59

Destici: Peygamber Efendimizi, kutsallarımızı ve değerlerimizi hedef aldığınız sürece hedefimizdesiniz

Facebook Twitter Linked-in

Gizem KARADAĞ-Batuhan DURNAOĞLU/ANKARA, (DHA)- BÜYÜK Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “Bu dergiyi kapatmak yetmez. Bu sözde mizah dergisinin idarecilerini, bu çizimleri yapanları kınıyor ve lanetliyorum. Peygamber Efendimizi, kutsallarımızı ve değerlerimizi hedef aldığınız sürece hedefimizdesiniz” dedi.

BBP lideri Mustafa Destici, partisinin genel merkez binasında düzenlediği haftalık basın toplantısında konuştu. Destici konuşmasında Leman isimli derginin 26 Haziran tarihli sayısında Hz. Muhammed'e yönelik karikatür yayımlanmasına ilişkin, “Leman Dergisi Peygamber Efendimiz’i hedef alan bir karikatürü yayınlama pervasızlığında bulundu. Öncelikle bu derginin yönetim, idari kadrosu başta olmak üzere bu karikatürü çizen, yayınlayan bu işte dahil olan herkesi şiddetle kınıyor ve lanetliyorum. Toplumumuz tarafından büyük bir infial oluşturulup haklı bir tepki gösterilince dergi tarafından şöyle bir açıklama yapılıyor. Şöyle diyor; ‘Dünyada Muhammed ismi taşıyan 200 milyon kişi var ve Filistin’de İsrail tarafından öldürülen mazlum Müslüman halkın haklılığını çizmek istemiş.’ Herkesin aptal yerine konulmaya çalışıldığı açıklamaları ayrıca kınıyorum. Bir tek siz mi akıllısınız? Biz ve milletimiz gerçeğin ne olduğunun farkında. Bizce gerek yok ama, dergi yönetimini, karikatürü çizen provokatörün, sosyal medyada paylaştığı, İslam ve Müslümanlar hakkında sarf ettiği, burada telaffuz edilemeyecek küfürlerini tekrar incelemeye ve herkesten, yaptıkları açıklama için ayrıca özür ve af dilemeye davet ediyorum. Konuya, basit bir hakaret ya da ahlak ve akıl yoksunu birilerinin, İslam ve Müslüman düşmanlığı olarak bakmıyoruz. Gerçek batının İslam düşmanlığıdır. Bunu biliyoruz ve buna göre davranmamız gerektiğini de herkese buradan ilan ediyoruz” diye konuştu.

Destici, konuşmasına şöyle devam etti;

“Kur’an yakma eylemlerinin çoğu, Avrupa’da Müslüman göçmenlerin yoğun yaşadığı yerlerde yapıldı, bu da etnik-dini gerilimi körükleyen bir strateji olarak yorumlandı. Yine Avrupa’da, bu tür eylemlerin, Avrupa ülkeleri tarafından hem iç politikada hem de uluslararası ilişkilerde siyasi amaçlar için araç haline getirildiği yönünde yorumları da ciddi şekilde yapılmıştır. Bu yorumlar ağırlıklı olarak Charlie Hebdo karikatürlerinin, Fransa’da, Müslüman göçmenlere karşı, bir çeşit kültürel baskı aracı olarak kullanıldığı, Kur’an yakma eylemlerinin ise, sosyal ve psikolojik etkilerin dışında, özellikle İsveç’in NATO üyeliği sürecinde, Türkiye ile ilişkileri germek için kullanılan bir koz haline getirildiği şeklindeydi. Her iki olay Müslüman ülkelerde büyük sokak protestolarına, ciddi diplomatik krizlere zaman zaman şiddet olaylarına neden oldu. Her iki olay, benzer psikososyal etkiler doğurdu, kitlesel ve küresel kutuplaşmaları körüklemiştir. Charlie Hebdo karikatürleri ve Kur’an yakma eylemleri gibi provokatif olaylardan sonra, Avrupa’daki bazı ülkelerde Müslümanlara yönelik fiziksel saldırılar, cami kundaklamaları ve sözlü tacizler büyük artış göstermiştir. Basında, dört kişinin gözaltına alındığı, derginin yayınlanmasının hemen öncesinde, derginin sahibi ve yazı işleri müdürünün yurt dışına çıktıkları haberleri yer almıştır. Bu kişilerle ilgili sayısız yorum yapılabilir, sayısız sıfat kullanılabilir. Ancak herhalde hiç kimse Türkiye’de uzun yıllar yayıncılık yapan, sektörü ve kendi politik alanlarını domine eden, yayıncılığın ekonomisini ve sosyal ilişkilerini yönetebilen şahısların, yaptıkları bu eylemin suç olduğunu ve sonrasında yaşanacakları öngörebilecek akli yeterliliklerinin olmadığını hiç kimse bize anlatmaya kalkmasın.”

Destici, “Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanının bu ahlaksız derginin, bu milletin inançlarına, değerlerine düşman olan her fırsatta bu milletin inançlarına, değerlerine saldıran bu küstah ve pervasız güruhu savunma çabalarını da onların avukatlığına savunmasını da kınıyor ve milletimizin vicdanına havale ediyorum. Sayın Özel, onlar ne yaptıklarını biliyorlardı. Sonrasında ne yaşanacaklarını da biliyorlardı. Onun için siz de bunu benim kadar değerlendirebilecek siyasi tecrübeye ve bilgiye sahipsiniz. Hal böyleyken onların avukatlığına soyunmanızın sebebi nedir acaba? Açıkça ifade edin. Onların hazırlayıp yayınladığı bu karikatürün ne tarafındasınız? Karşısında mısınız, yanında mısınız? Protestoların provokasyona dönüşmemesi İçişleri Bakanlığımızın ve emniyet güçlerimizin başarısıdır, onları tebrik ediyorum. Konu basit bir hakaret davası değildir. Bugün itibarıyla, devlete düşen görev, söz konusu yayınla neyin amaçlandığını ve sorumluların kimlerle irtibatlı olduklarını tespit etmek olmalıdır. Aslında söylediklerimiz çok açıktır. Bu karikatürle neyi amaçlamışlardır? Kimlerle irtibatlılar? Umarım soruların cevaplarına en kısa sürede ulaşılır. Bu dergiyi kapatmak yetmez. Aslında adı mizah dergisi ama bize göre İslam ve Türklük düşmanı bir yayın aracı, bir paçavra. Bu dergiyi kapatmak yetmez. Başta idarecileri olmak üzere bu karikatürü çizenler ve bunu yayınlayanlar hukukumuz tarafından öyle bir cezaya çarptırılmalı ki, bir daha hiç kimse bu İslam memleketinde, Türk İslam devletinde İslam’a Müslümanlara ve Peygamber Efendimize kutsal kitabımıza saldırmayı, onunla alay etmeyi aklından dahi geçirememelidir. Bu sözde mizah dergisinin idarecilerini, bu çizimleri yapanları kınıyor ve lanetliyorum. Peygamber Efendimizi, kutsallarımızı ve değerlerimizi hedef aldığınız sürece hedefimizdesiniz” ifadelerini kullandı.

Destici, “Kerkük’te gerginlik tırmandırılmaya çalışıyor. Altunköprü’de, önce Polis Dairesi’ne, sonra Altunköprü Belediyesi’ne, KYB mensubu kişiler atandı ve Türkmenlere yer verilmedi. Bölgede, Türkmenler, belediyede temsilci bulundurmalarının engellenmesine karşı protesto eylemleri yaptılar. Kerkük’te, Türkmenlerin adım adım, tüm idari yapıların dışında bırakılmasına, Türkiye müdahale etmelidir. Kerkük'ün demografisiyle oynanmamalıdır. Kerkük’te elbette Araplar ve Kürtler başta olmak üzere pek çok farklı etnik kökene sahip insanlar yaşamaktadır. Ancak herkes bilmelidir ki; Kerkük Türk’tür Türk Kalacaktır” diye konuştu.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —