Devlet Bahçeli Aksaray'da konuştu: Millet İttifakı'nı eleştirdi
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli; “Recep Tayyip Erdoğan Anadolu çocuğudur. Yılmaz ve yıkılmaz. Kimseye boyun eğmez. 14 Mayıs’ta da Allah’ın izniyle Cumhurbaşkanımız olacaktır”
Aksaray’da “Aziz Milletim Sıra Sende” temasıyla 15 Temmuz Milli İrade Meydanı'nda miting düzenleyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Amerika ve Avrupa Birliğinin bazı ülkelerine seslenerek, “Aklınızı başınıza alın. Recep Tayyip Erdoğan Anadolu çocuğudur. Yılmaz ve yıkılmaz. Kimseye boyun eğmez. 14 Mayıs’ta da Allah’ın izniyle Cumhurbaşkanımız olacaktır” dedi.
“Aziz Milletim Sıra Sende” temasıyla Aksaray’ın 15 Temmuz Milli İrade Meydanı’nda vatandaşlara seslenen Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Bizim aklımızda hep Türkiye, gönlümüzde hep Aksaray vardır. Milletimiz ne diyorsa yapacağımız odur. Her şart altında Türkiye’mizin yanındayız, zulmün, zilletin tam karşısındayız. Sevdamız Türkiye’dir. Ne ülkemizden ne ülkümüzden, ne de milli egemenlik haklarımızdan vazgeçmeyiz asla da vazgeçmeyeceğiz. Demokraside yüksek standartları biz sağlayacağız. Milli birlik ve dayanışma ruhumuzu biz güçlendireceğiz. Ekonomik ve sosyal sorunların üstesinden biz geleceğiz. ,işsizliği ve yoksulluğu biz çözeceğiz. Huzurlu insan, haysiyet istikbal hedeflerine birlikte ulaşacağız. Elbette yapacağız, hep birlikte başaracağız. Cumhur ittifakı olarak Türkiye yüzyılının kilitlerini sökeceğiz. Devlet ve milletiyle her şeyden önce Türkiye. Yeni Türkiye, yeni hayat hep birlikte kurarız. Milli birlik ve kardeşlikle hep birlikte yaşarız. Bugüne istikrar yarına huzur diyorsak hep birlikte başarırız. Engelleri, zorlukları hep birlikte aşarız. Devletin gücü, milletin feraseti ile hep birlikte yaparız. Cumhuriyetin yeni yüzyılında güçlü devleti hep birlikte ihya ederiz” dedi.
“Bölücü terör örgütü PKK Kılıçdaroğlu ile yol yürüyor”
“Geleceğimizi karartmak isteyenler var” diye sözlerine devam eden Bahçeli, “Geçmişimizi karalamak isteyenler var. Zilleti zemzem diye servis edenler var. Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu Türkiye’nin önünü kesmek için çırpınıyor. Kervan yağmacıları istikrarımızı bozmak için uğraşıyor. Bölücü terör örgütü PKK Kılıçdaroğlu ile yol yürüyor. FETÖ Kılıçdaroğlu’na umut ağlıyor. Terörist Demirtaş cezaevinden ‘Oyum Kemal Kılıçdaroğlu’na, ona oy vereceğim’ diyor. Amerika Birleşik Devletlerinde yayınlanan gazete Kılıçdaroğlu’nu kendilerine benzetiyor. Bunun yanında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yenilgisini Türkiye ile Batı arasında sağlıklı ilişkilerin ve dünya çapında bir zaferin işareti olarak değerlendiriyor. Ekonomist dergisi, ‘Erdoğan gitmeli’ manşeti ile nifak saçıyor. Yine Kılıçdaroğlu ABD’de yayınlanan gazeteye verdiği röportajda Rusya’ya yaptırım uygulama konusunda batılı ilkelerin aldıkları kararlara uyma sözü veriyor. Sosyal medyadan Türkiye’ye savaş açılmıştır. Bütün FETÖ’cü ve Türkiye düşmanı yılan ve çıyanlar iftiralarla insanlık değerlerini çiğnemektedirler. Hepsi birden Kılıçdaroğlu propagandası yapmaktadır. İnsanların mahremiyeti, özel hayatı, hak ve özgürlükleri en adi şekilde hedef alınmaktadır. FETÖ, geçmişteki hak ve hukuk ihlallerine bugünlerde de yenilerini eklemektedir. Haysiyet cellatları kumpaslarını sürekli derinleştirmektedir. Zillet ittifakı adayı Kılıçdaroğlu, ahlaksızlığın ve her türlü kanunsuz ilişki ağlarının göbeğindedir. Kılıçdaroğlu’nun demokrasi iddiaları yalandır, Kılıçdaroğlu’nun adalet ve özgünlük sözleri baştan aşağıya kandırmacadır. Demokrasinin ahlakil temelleri vardır ve mutlaka olmalıdır. Milletsiz bir vatan, hukuksuz bir özgürlük, haksız bir demokrasi, haksız bir adalet, hakikatsiz ve hafızasız bir insan düşü kuran mihrakların bitmek tükenmek bilmeyen operasyonel faaliyetleri devamlı mesafe almaktadır. Bu mihrakların umut ve heyecan kaynağı Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Değerleri yönelik kategorik saldırılar, kavramlara yönelmiş işgal niyetleri, maneviyatımıza kurulmuş tuzaklar zillet ittifakının son çırpınışlarına delalettir. PKK, HDP ve küresel emperyalizmin destekli zillet ittifakının, insanlığın ortak hazinesi olan demokrasiye, hukuka, özgürlüğe, adaleti hazımsızlığı ileri düzeydedir. Kılıçdaroğlu’nun Aydın ve Kütahya mitinglerinde ‘Size öyle bir özgürlük alanı vereceğim ki, en rahat Bay Kemal’i eleştirebilirsiniz’ açıklaması da tek kelimeyle skandaldır. Özgürlük bir insan hakkıdır. Hiç kimse tarafından ne verile bilinir ne de alına bilinir. Ayrıca özgürlüğün sınırları hukukla, milli ve manevi değerlerce, ahlaki ve insani çizgilerle çizilmektedir. Kılıçdaroğlu’nun özü despottur, tahammülsüzdür. Demokrasi işin özünde insana dayanan, insanı esas alan, insanla anlamı bulan bir rejimdir” diye konuştu.
“Sayın Kılıçdaroğlu, vatandaşlık tanımının neresinden rahatsızsın”
Kılıçdaroğlu’nun sözlerini eleştiren Devlet Bahçeli, “Kılıçdaroğlu, 11 Mayıs’ta yandaşı bir gazeteye yaptığı açıklamada, devleti beka sorunu gördüğünü ileri sürmüştür. Kapsayıcı ve kuşatıcı bir vatandaşlık tanımından bahsetmiştir. Nitekim 14 Mayıs’ın yeni bir vatandaşlık ve devlet anlayışının başlangıç noktası olacağını da söylemiştir. Sayın Kılıçdaroğlu, anayasanın 66. Maddesinde yazılı olan vatandaşlık tanımının neresinden rahatsızsın? Kapsayıcı ve kuşatıcı vatandaşlık hedefi ile neyi kastediyorsun? Kaldı ki Türk vatandaşlığı zaten kapsayıcı ve kuşatıcı değil midir? İttifak ortağı HDP’nin Türk’ü anayasadan çıkarma vaadini gerçekleştirmeyi düşünüyorsan ki görünen tablo budur, bunun bedelini Türk Milleti sana ve ortaklarına çok ağır ödetecektir. Türk Milleti’ni etnik ve mezhep temelli bölünmesine çanak tutanlar, bunun planını yapanlar, Aksaray’dan diyorum ki vatan hainidir. Devleti yıktırmayacağız. Vatanı parçalatmayacağız. Milleti böldürtmeyeceğiz. Aksaray’ı mahcup ve mağlup ettirmeyeceğiz. Kalite katil, caniye cani, teröriste hain diyemeyen, sırf siyasi rant devşirmek için bölücülerle bir ve aynı kareye girmekten sakınmayan her kim varsa demokrasiyle arasına gece ile gündüz gibi mesafe koymuştur. Sorosçu Osman Kavala'yı savunmak, terörist Demirtaş'a methiyeler düzmek, adalet ve demokrasi ve hürriyet konusu değil, işlenmiş suç ve hıyanete taammüden ortaklıktır. Kılıçdaroğlu bu suça ortaktır. Teröristler hem devlet hem de demokrasi düşmanıdır. Bilinmelidir ki, demokrasi taşlanmış kalplerin, buzlanmış vicdanların, kiralanmış akılların, satılmış ruhların, devşirilmiş zihniyetlerin, millete silah çeken şerefsizlerin harcı, hakkı değildir. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanının, ‘Terörle mücadele ediyoruz’ derken demokrasi askıya alınıyor, demokrasi askıya alınırsa da en çok terör örgütlerine prim verirsiniz’ sözleri kepazeliktir. Sayın Kılıçdaroğlu şu hususu unutma ki, tekerimize taş koymaya kalkışanları alnını karışlarız, bunlara karşıda çekilmeye hazır keskin bıçak gibi olup ayağa kalkarız. Terörle mücadele sürecinde demokrasinin askıya alındığını söylemek su katılmamış bir dildir. PKK’lı teröristlerin desteğine bel bağlamak küresel emperyalizme gönüllü taşeronluk yapmak utanç verici bir terör hayranlığıdır. Terörle mücadele sürecinde demokrasinin hiçe sayıldığını iddia etmek, terörist üslubudur, terör usulüdür. Demokrasiyi korumak için terörle mücadele ediliyor ey Kılıçdaroğlu bundan haberin var mı? Vatana ve millete musallat olan seri katilleri cezalandırmak yamacıyla terörle mücadele yapılıyor ey Kılıçdaroğlu bunu biliyor musun? Kılıçdaroğlu, mutfağına girerek sosyal medyada video çeke çeke akli me-lekelerini yitirmiş, trolleşmiş bir figür olarak milli ve siyasi hayata bütünüyle aykırı davranmaya başlamıştır. Kılıçdaroğlu sürekli ‘Bu milleti barıştıracağız’ diyor. Sayın Kılıçdaroğlu barışmak küsler arasında olur. Tür Milleti ne zaman birbirine küsmüştür? Bu küslükten bir tek bizim mi haberimiz olmadı? Sen ne demeye çalışıyorsun? Maksat ve muradın nedir? Demokrasinin arkasına sığınıp Türkiye’yi yaylım ateşine tutmana, sanal sanal itiraflar üretip bunu yaymaya Türk Milleti tahammül etmeyecek, Aksaray suskun kalmayacaktır. Biliniz ki, Türklüğü Anayasa’dan çıkarmak demek Türk’e biçilmiş kefen demektir. Türklüğü Anayasa’dan çıkarmak demek, Türkiye’nin temellerine dinamit döşemek demektir. Allah ecelde aman verdiği müddetçe son Türk oğlu Türk yaşadığı sürece bu topraklardan Türk’ü ve Türk Milleti’ni hiç kimse, hiçbir alçak, hiçbir dış bağlantılı hain sökemez, buna güç yettiremez. Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda saklıdır” şeklinde konuştu.
“Aklınızı başınıza alın, Recep Tayyip Erdoğan Anadolu çocuğudur”
Amerika ve Avrupa Birliğinin bazı ülkelerine seslenen Devlet Bahçeli, “Türk ve Türkiye yüzyılı vizyonu Allah’ın izniyle gerçekleşecektir. Milletimize hangi sözü vermişsek 27. Dönemde Türkiye Büyük Millet Meclisinde yerine getirdik. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin geride kalan yaklaşık 5 uygulama döneminde Cumhur ittifakı olarak kronik sorunlara neşter vurduk. Çözümsüz gibi duran tüm sorunları çözmeyi başardık. Cumhur ittifakının umut olduğunu gösterdik. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin muktedir ve müstesna kazanımları ile ülkemizin önünün açılmasına gururla şahit olduk. Aynısını 28. Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisinde yapacağız. Sizlerin desteği ile mutlaka başaracağız. Cumhuriyetin yüzüncü yıl dönümü milletimizle yüz sözümüz vardır ve hepsini de Allah’ın izniyle gerçekleştirmeye kararlıyız. Elbette yapacağız, birlikte yapacağız. Başta Amerika, Avrupa Birliğinin bazı ülkeleri, bunların ney düğü belirsiz kişileri, yani Hanslar, Coniler, Henriler Türkiye’de Recep Tayyip Erdoğan’ı sileceklerini söylüyorlar. Buradan, Aksaray’dan sesleniyorum. Hans, Sam, Coni Henri, aklınızı başınıza alın. Recep Tayyip Erdoğan Anadolu çocuğudur. Yılmaz ve yıkılmaz. Kimseye boyun eğmez. 14 Mayıs’ta da Allah’ın izniyle Cumhurbaşkanımız olacaktır” ifadesini kullandı.
9285,26%2,81
34,49% 0,10
36,41% 0,19
2956,69% 0,74
4955,48% 0,56