Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan’ın 15 Kasım’da İstanbul'da pek çok ülkeden devlet ve hükümet başkanının eşleri ile özel temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirilen “Filistin İçin Tek Yürek" temalı zirve sonrasında paylaştığı ortak çağrı metni Türkiye ve dünyadan büyük destek görüyor.
Gazze'de 7 Ekim'den bu yana yaşanan çatışmalar nedeniyle Gazze ve Doğu Kudüs dahil işgal altındaki Filistin topraklarında yaşanan insani trajediden duyulan derin endişenin vurgulandığı ortak çağrı metninde;
"Devlet ve hükümet başkanlarının eşleri ve ülke temsilcileri olarak tüm dünyaya, Gazze'de süren katliamları durdurmak için derhal ve topyekûn harekete geçilmesi, Gazze'de okul, hastane ve diğer tıbbi tesisler, mülteci kampları, Birleşmiş Milletler tesisleri ve ibadethaneler dahil tüm sivil yerleşim yerlerini hedef alan İsrail saldırılarının derhal durdurulması, bu doğrultuda çatışmalara son verecek bir ateşkesin acilen tesisi çağrısında bulunuyoruz." İfadeleri yer alıyor.
"Bizler, dünyanın farklı ülkelerinden Devlet ve Hükümet Başkanlarının Eşleri ve ülke Temsilcileri olarak; Gazze'deki insani krize uluslararası toplumun dikkatini çekmek ve bilhassa çocuklar, kadınlar, hastalar ve engelliler olmak üzere sivillerin yaşadığı trajedinin sonlandırılmasını, kalıcı ve adil bir barışın tesisini, uluslararası kamuoyunun savaş suçu sayılabilecek bu saldırılar karşısında harekete geçmesini sağlamak amacıyla 15 Kasım 2023'te İstanbul'da bir araya geldik.
Bizler;
7 Ekim 2023 tarihinden bu yana yaşanan savaş nedeniyle, Gazze ve özellikle Doğu Kudüs dâhil Batı Şeria dahil olmak üzere, işgal altındaki Filistin topraklarında yaşanan insani trajediden derin endişe duyuyoruz.
Gazze'ye uygulanan ve uluslararası hukuk ile bağdaşmayan abluka ve ambargonun sebep olduğu insani krizin, sivillerin temel ihtiyaçlara erişimini engellediğine ve tam bir insan hakları ihlaline dönüştüğüne dikkat çekiyoruz.
7 Ekim'den bu yana Gazze'de yaşanan trajedide çoğunluğu çocuk ve kadın olmak üzere 11 binden fazla sivilin katledilmesinin uluslararası hukukun en ağır ihlallerinden birini teşkil ettiğini vurguluyoruz.
Gayr-i insani koşullar altında bulunan ve katliam tehdidi ile karşı karşıya kalan hamile kadınların, çocukların, bebeklerin ve hastaların can güvenliğinin bir an önce sağlanması amacıyla acil eyleme geçilmesi gerekliliğine İşaret ediyoruz.
Filistinlilerin ve İsraillilerin, çocuklarını huzur ve güven içinde yetiştirebilecekleri iki-devletli bir çözüm diliyoruz.
Bu çerçevede, bizler, Devlet ve Hükümet Başkanlarının Eşleri ve ülke Temsilcileri olarak, tüm dünyaya;
Gazze'de süren katliamları durdurmak için derhal ve topyekun harekete geçilmesi,
Gazze'de okul, hastane ve diğer tıbbi tesisler, mülteci kampları, Birlemiş Milletler tesisleri ve ibadethaneler dahil tüm sivil altyapıyı hedef alan İsrail saldırılarının derhal durdurulması,
Çatışmalara son verecek bir ateşkesin acilen tesisi ve Gazze'deki sivillere engelsiz, yeterli ve güvenli insani yardım temininin sağlanması,
Mevcut çatışma koşullarında yerinden edilmenin özellikle kadınlar, çocuklar ve yaşlılar üzerindeki ciddi etkisini vurgulayarak, Filistinli sivil nüfusun zorla yer değiştirmesine yönelik her türlü girişimin kesin bir şekilde reddedilmesi,
Tüm tarafların, uluslararası insancıl hukuk ve uluslararası insan hakları hukuku da dâhil olmak üzere uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerine derhal ve eksiksiz olarak riayet etmesi,çağrısı yapıyoruz."