Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA)- KÜLTÜR ve Turizm Bakanlığı'nca Türkiye'den kaçırılan tarihi eserlerin iadesi konusunda yürütülen çalışmalar kapsamında 2023 yılında ABD'den iadesi sağlanan Roma İmparatoru Septimius Severus'un gerçek boyutlardaki bronz heykelinin Danimarka'dan geri getirilen başı, Antalya Müzesi'nde sergilenmeye başlandı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, baş ve gövdenin çok dikkatli analiz edilerek, zamana yayılan bir projeyle birleştirileceğini açıkladı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yürüttüğü çalışmalar sonucu Danimarka'nın NY Carlsberg Glyptotek Müzesi'ne sunulan deliller ile kendi bilimsel incelemeleri doğrultusunda etik nedenlerle Türkiye'ye iade edilen Anadolu kökenli tarihi eserler, Antalya Arkeoloji Müzesi'nde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un katılımıyla gazetecilere tanıtıldı. Müzedeki tanıtıma Bakan Ersoy'un yanı sıra Danimarka'nın Ankara Büyükelçisi Ole Toft, Antalya Valisi Hulusi Şahin, milletvekilleri ve çok sayıda davetli katıldı. Ana vatana geri getirilen eserler arasında Burdur Boubon Antik Kenti kökenli Roma İmparatoru Septimius Severus'un başı ve yine Burdur'un Düver köyü kökenli 48 pişmiş toprak mimari levha bulunuyor.
'ETİK BİR DURUŞ SERGİLEDİLER'
Bakan Ersoy, "Danimarka'dan iadesini sağladığımız Roma İmparatoru Septimius Severus'un tasvir edildiği heykel başı, Boubon Antik Kenti'nde 1960'lı yıllarda gerçekleştirilen kaçak kazılar neticesinde yurt dışına çıkarılan eserler arasında yer almaktadır. M.S. 3'üncü yüzyıla tarihlenen bu eserin iadesi vesilesiyle bu eser grubu hakkındaki çalışmalarından faydalandığımız merhume Prof. Dr. Jale İnan'ı da anmak isterim. Son 5 yılda gerçekten bu mücadelede önemli kazanımlar elde ettik ama Anadolu'nun kültürel mirasının korunması çalışmaları on yıllardır sürüyor. Rahmetli Jale İnan hocamız, bu heykel başını yerinde incelemiş ve Boubon kökenli olduğuna dair tespitlerde bulunmuştu. O dönem yapılan tespitlerin de ışığında Kaçakçılıkla Mücadele Dairemiz çalışmalarını genişletip, iade talebimizi Danimarka'ya iletti. Danimarka ve Glyptotek Müzesi'nin iş birliğine açık tutumları ve etik bir duruş sergileyerek verdikleri iade kararından dolayı kutluyorum. Kopenhag Büyükelçimiz Sayın Hakan Tekin ile Kültür ve Tanıtma Müşavirliğimize de ayrıca teşekkür ederim" diye konuştu.
'CİDDİ DÜZEYDE YANKI BULDU, ÖRNEK OLDU'
Bir diğer iadesi sağlanan eser grubunun Düver kökenli pişmiş toprak levhalar olduğunu belirten Bakan Ersoy, bu levhalarında da yine 60'lı yıllardaki kaçak kazılar neticesinde yurt dışına kaçırıldığını ve dünya çapında koleksiyonlara girdiğini kaydetti. Ersoy, 1960'lı yıllarda Boubon Antik Kenti'nin arkeolojik mirasının kaçak kazı faaliyetleri ile zarar gördüğünü ve bu süreçte pek çok eserin sahte belgeler ve köken bilgileriyle İsviçre üzerinden ya da doğrudan ABD'ye kaçırıldığını söyledi. Daha önce de Kaçakçılıkla Mücadele Dairesi ile Manhattan Bölge Savcılığı arasında yürütülen iş birliği sayesinde birçok Boubon kökenli eserin iade edildiğini belirten Ersoy, "Lucius Verus, Septimius Severus, Genç İmparator ve Giyimli Kadın heykellerinin yanı sıra İmparator Caracalla'ya atfedilen 2 büst ve dönemin önemli şahsiyetlerine ait 5 baş ile 1 bronz kadın büstü Türkiye'ye yeniden kazandırılmıştı. Bu iadeler; sunulan belgeler, görgü tanığı ifadeleri ve adli kriminolojik çalışmalar sayesinde gerçekleşti. Bakanlığımız ile Manhattan Savcılığı iş birliğinde yapılan geniş kapsamlı soruşturmalar ve iadeler de dünyada ciddi düzeyde yankı buldu, örnek oldu" dedi.
HEYKEL VE BAŞI BİRLEŞTİRİLECEK
Yıllar sonra Septimius Severus'un başı ile gövdesinin birleştirilmiş halini herkesin görmek istediğine değinen Ersoy, "Bu konuda çok titiz bir çalışma süreci başlatmış bulunuyoruz. Antik dönemde, bu heykel gövdeleri son derece idealize bir şekilde yapılmakta ve tarih içinde imparatorların değişmesi gibi durumlarda farklı başların birleştirilmesiyle kullanılmaktaydı. İşte bu sebeple şu an baş ve gövdenin ani ve hızlı bir müdahaleyle ayrım noktalarının birbirine oturtulması esere zarar verebileceğinden konservatörlerimiz bu süreci çok dikkatli analiz ederek zamana yayılan bir proje kapsamında ele alacaklar. Pek tabii bu projenin sonucunu da bilim dünyası ve kamuoyuyla yine büyük bir mutlulukla paylaşacağız" diye konuştu.
13 BİN 282 ESER GERİ GETİRİLDİ
Bu topraklara ait eserlerin izini sürüp, Türkiye'ye getirmeye devam edeceklerini söyleyen Bakan Ersoy, yurt dışına kaçırılan eserlerin iadesi konusunda çok titiz davrandıklarına değinerek, "2025 yılında 14 önemli eserin iadesini sağladık. 2024 yılında ise 1149 tarihi eseri bulup, ülkemize geri getirdik. 2018-2025 yılları arasında, 7 yılda 8 bin 967 eserin iadesini sağladık. 2002-2025 yılları arasında iadesi sağlanan eser sayısı ise tam 13 bin 282'dir" dedi.
'ANADOLU'YU KARIŞ KARIŞ GEZİYORUZ'
Kaçakçılıkla Mücadele Dairesinin faaliyetlerini sadece rakamlarla ele almanın yanlış olacağını belirten Ersoy, eserlerin yurt dışına kaçırılmadan müze envanterlerine girmesi için bakanlığın gerçekleştirdiği çalışmaları anlattı. Ersoy, "Bakanlık yetkililerimiz Anadolu'yu adeta karış karış geziyor. Köy köy dolaşıp muhtarlarımız başta olmak üzere herkese bu mücadelenin önemini anlatıyor. Sadece yetişkinlerin bilinçlendirilmesi değil, geleceğimizin sahibi çocuklarımıza geçmişin mirasının önemini anlatmak için hikaye kitapları hazırlıyor, ağaç yaşken eğilir mantığıyla onlara eğitimler veriyoruz" diye konuştu.
BÜYÜKELÇİDEN DANİMARKALI TURİSTLERE ÇAĞRI
Danimarka'nın Ankara Büyükelçisi Ole Toft ise şunları söyledi: "Tarihi eserlerin iadesi önemli ancak genellikle karmaşık bir süreçtir. Ve bugün bizatihi Türkiye ve Danimarka olarak birlikte imparator başı özelinde güzel bir çözüm üretebildik. Burada karşılıklı saygı ve iş birliği olduğu süreç neticesinde bu noktaya gelmiş olmayı da kutluyoruz. Danimarka'nın Glyptotek Müzesi yalnızca heykel başını değil, 48 adet pişmiş toprak levhayı da iade ediyor. Levhaların iadesi Türkiye'nin talebi olmadan, ancak Glyptotek Müzesi'nin iç incelemeleri neticesinde pişmiş toprak eserlerin Türkiye'ye ait olduğunun anlaşılması üzerine müzenin girişimiyle gerçekleşmiştir. Geçtiğimiz yıl Türkiye'yi 350 bin Danimarkalı ziyaret etti. Bunların 200 bini Antalya bölgesine geldi. Güzel doğası ve iklimiyle Türkiye, Danimarkalı turistler için her zaman cazibe noktası olmuştur. Önümüzdeki dönem daha fazla Danimarkalı turist Türkiye'yi ziyaret edecek ve bu bağlamda bu güzel eserleri görmeye Antalya müzesine gelmelerine ilham olacaktır." (DHA)
FOTOĞRAFLI
10727,58%1,39
36,60% 0,05
39,87% 0,06
3506,35% 1,60
5600,10% 0,76