İstanbul- Altı yıldır beklediği ‘nefes’, akciğer nakliyle geldi

İstanbul- Altı yıldır beklediği ‘nefes’, akciğer nakliyle geldi

İstanbul- Altı yıldır beklediği ‘nefes’, akciğer nakliyle geldi

Özlem YURTÇU KARABULUT- Ulaşcan ÖZER/İSTANBUL, (DHA)- Mehmet Seyman (55), ileri derecede KOAH nedeniyle akciğerleri iflas edince, 2019 yılında akciğer nakli organ bekleme listesine alındı. Seyman, tedavi gördüğü Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne yakın olabilmek için Balıkesir’den İstanbul’a taşındı. Seyman, oksijen tüpleri olmadan nefes alamıyor, burnunda hortumla uyumak zorunda kalıyordu. 6 yıl organ bekledikten sonra tam umudunu kestiği ve memleketine geri dönmeyi planladığı günlerde Seyman’ın gelen telefonla hayatı değişti. Uygun organ 5 Mart 2025’te çıktı. Prof. Dr. Erdal Taşçı ve ekibi, yıllardır beklenen akciğer nakli ameliyatını başarıyla gerçekleştirdi. Ama Seyman için sınav bitmedi, nakil ameliyatından iki gün sonra yoğun bakımdayken bu kez de kalp krizi geçirdi. Koşuyolu ekibinin hızlı müdahalesiyle tekrar hayata döndürülen ve kalp damarlarına üç tane de stent takılan Seyman, iki kez ölümü atlatarak tedavi gördüğü hastaneden yürüyerek çıkmayı başardı. Seyman’ın nakil sonrası yoğun bakımda yeni akciğeriyle içine çektiği o ilk nefes aldığı anın görüntülerine ise Demirören Haber Ajansı ulaştı.

İleri derecede KOAH nedeniyle akciğerleri iflas eden ve 49 yaşında akciğer nakli bekleme listesine alınan Mehmet Seyman, yeni akciğerine 55 yaşında kavuşabildi. 2019 yılında Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gelen Seyman, boğazına yerleştirilen kanül ile (trakeostomi) nefes alabiliyor, yürümekte dahi zorlanıyordu. Uzun süre tedavi gördü, trakeostomiden kurtuldu. Ancak akciğer naklinden başka şansı yoktu. Hastaneye yakın olabilmek için Balıkesir’den İstanbul’a taşındı. 6 yıl umutla organ çıkmasını bekledi. Bu süreçte organ bağışı konusunda aktivist olarak da etkinliklere katılarak mücadele verdi. Tam umudunu kestiği ve memleketine geri dönmeyi planladığı günlerde gelen telefonla hayatı değişti. 5 Mart’ta Muğla’da beyin ölümü gerçekleşen bir gencin ailesi, organlarını bağışlamıştı ve akciğerleri de Seyman’a uygundu. Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Akciğer Nakli ekibi, organları almak için Muğla’ya gitti. Aynı gece Prof. Dr. Erdal Taşçı, Doç. Dr. Mustafa Vayvada, Doç. Dr. Murat Ersin Çardak, Op. Dr. Sevinç Çıtak, Dr. Ahmet Murat Kazan, Dr. Fatma Feyza Alkılıç ve Organ Nakli Koordinatörü Azize Göktürk’ten oluşan akciğer nakli ekibinin çabalarıyla yıllardır beklenen o ameliyat başarıyla gerçekleştirildi.

YENİ AKCİĞERLERİNE KAVUŞTU AMA KALP KRİZİ GEÇİRDİ

Yeni akciğerine kavuşan Seyman, nakil ameliyatından iki gün sonra bu kez de yoğun bakımda kalp krizi geçirdi. Koşuyolu ekibinin hızlı müdahalesi ile tekrar hayata döndürülen ve kalp damarlarına üç tane de stent takılan Seyman, iki kez ölümü atlatarak tedavi gördüğü hastaneden yürüyerek çıkmayı başardı. 2019 yılından bu yana tedavisinin gerçekleştirildiği Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Seyman’ın takibini yapan doktoru Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Ertan Sarıbaş, “6 yıl nakil listesinde bekledi. Bu süreci büyük zorluklarla geçirdi. Keşke daha erken dönemde bir donör çıksa ve daha erken dönemde bu nakli yapabilseydik. Ama hastamızın sonunda ‘Nefes almayı şimdi anlıyorum’ diyebilmesi bizi çok mutlu etti. Bu süreçte 3-4 ayda bir maalesef hastaneye yatışı, bazen yoğun bakıma yatışları oldu. Son dönemlerinde artık yaşam kalitesi çok düşmüştü. Ama hiçbir zaman umudunu tam olarak yitirmedi" dedi.

'AKCİĞER BEKLEYEN 12 YAŞINDA ÇOCUĞUMUZ VAR'

Türkiye’de şu anda yaklaşık 200 hastanın akciğer nakli için sırada beklediğini de anlatan Dr. Sarıbaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizim listemizde bekleyen hastaların ortalama olarak nakil olma süresi 2 yıl. İdeal olanı tabii ki listeye girdiğinin ilk bir yılı içinde hastalarımızın yeni akciğerlerine kavuşması. Burada, kendi listemizde bekleyen hastalar arasında 12 yaşında bir çocuk hastamız dahi var. Halkımızın duyarlılığı çok önemli organ bağışı konusunda. Bir bağış birçok hayat kurtarıyor. Akciğer nakli en zor cerrahi işlemlerden biri. Ama onun da yapılabilmesi için bir organ bulmamız gerekiyor. O organ bu işlemin en önemli aşaması. Sadece tıbbi bir operasyon değil akciğer nakli."

'BU HABERİ ONA VERMEK İÇİN ÇOK BEKLEDİM'

Mehmet Seyman’ın uygun akciğer çıkana kadar en büyük yol arkadaşlarından biri de hastanenin Organ Nakli Koordinatörü Azize Göktürk oldu. Göktürk, onun pulmoner rehabilitasyon tedavisini hiç aksatmadan, organ çıkana kadar kendilerinin söylediği her şeye harfiyen uyarak bu noktalara gelebildiğini anlatarak, “Yılmadan, ‘Kapınızda yatayım ne olursunuz bana organ bulun’ diyen bir hastamızdı. Mart ayında organ çıktı. Bu haberi ona vermek 6 yıldır beklediğim bir andı ve o gün çok büyük mutluluk duydum. Onu aradığımda inanmadı, ağlamaklı olduğu için konuşamadı dahi. Nakilden sonra ilk nefes alışını garip karşıladı. Uyandığında gerçekten nefes alıyor muyum diye inanamadı, hatta biraz tedirgin oldu, şaşkındı. Şu merdivenlerden yürürken ‘Hiç merdiven çıkamamıştım yıllardır, merdiven çıkabildim çok sevinçliyim’ dediği anda çok duygulandım elbette. Bu hastaların tek şansı kadavradan organ nakli. Canlıdan nakil yapılamıyor ülkemizde. O yüzden organ bağışı o kadar önemli ki, hem kalpte, hem akciğerde. Donör olmak zorunda bu hastaların yaşayabilmesi için. O nedenle lütfen herkes organlarını bağışlasın" diye konuştu.

'İNSANLAR NASIL HEM YÜRÜYÜP HEM KONUŞABİLİYOR DİYORDUM'

Geçtiğimiz ay yeni akciğerine kavuşan ve artık oksijen tüpü olmadan, hortumlarla gezmek zorunda kalmadan yürümeye başlayan Mehmet Seyman ise duygularını şu cümlelerle ifade etti: “Son 2 yılım nefes alamamakla geçti. Tamamen kişilere bağımlıydım. Giyinirken, yemek yerken, duşa, lavaboya giderken, hastaneye giderken… Buradan ev tuttuk İstanbul’a taşındık. Bazen umudumu kaybettiğim zamanlar oldu ama asla vazgeçmedim. ‘Buraya yatak atacağım, beni nakil yapana kadar buradan ayrılmayacağım’ diyordum. Bu hastanede defalarca yatıp çıktım. Koridorda hep tüp elimde, oksijen tüpüyle dolaşmak zorunda kalıyordum. Bir tur gidip gelemiyordum. ‘Şu koridoru bir defa gidip gelebilecek miyim?’ ya da camdan baktığımda ‘İnsanlar hem yürüyüp hem nasıl konuşabiliyor?’ derdim hep. 6 yıldır burnumda hortumla uyudum. Yeni yeni nefes aldığımı hissetmeye başladım. Ama başardım, donörüm sayesinde. Buradan da donörüme rahmet diliyorum, ailesine de başsağlığı, sabır diliyorum. Ne kadar büyük bir iyilik yaptıklarını bilsinler, benim nefes aldığımı görsünler. Herkesi organ bağışına davet ediyorum. Benim gibi nice organ bekleyen arkadaşlarımız, kardeşlerimiz, çocuklarımız var. Bizim nefese ihtiyacımız var."

'ORGAN BAĞIŞI OLSUN Kİ BİZ NEFES ALABİLELİM'

Hastaneden çıktığında en büyük hayalinin yıllardır ziyaret edemediği anne babasının mezarına gitmek olduğunu da vurgulayan Seyman, gözleri dolarak şunları söyledi: “Uzun zamandır köye gitmemiştim. Annemin babamın mezarına gitmeyi çok istedim. Araçla bile götüremiyorlardı. Oraya gitmek istiyorum. Çok şükür bunu bana yaşatan doktorlarıma, tüm ekibe. Bundan sonra ben hizmet etmek istiyorum organ bekleyen kardeşlerime, doktorlarıma. Organ bağışı olması lazım ki benim gibi birçok arkadaşım, birçok aile sevinsin." (DHA)



Perşembe 24.1 ° / 12.7 °
Cuma 25.5 ° / 13.1 °
Cumartesi 28.3 ° / 14.9 °
Aksaray nöbetçi eczaneleri