İstanbul - Bakan Kacır: Yüksek teknolojide Ar-Ge ve yerli üretim kapasitemizi artıracağız

Canan İLARSLAN - Emir Efe BENLİOĞLU / İSTANBUL, (DHA)- SANAYi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Boğaziçi Üniversitesi 'nin ev sahipliğinde düzenlenen, "Belirsizlik Çağında Finansal Dönüşüm" temalı Finans Zirvesi 2025 programına katıldı. Burada konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Strateji Belgemiz doğrultusunda önümüzdeki 5 yılda hayata geçireceğimiz programlarla, yüksek teknolojide ve kritik alanlarda Ar-Ge ve yerli üretim kapasitemizi artıracağız. Dijital dönüşümü geniş bir bakış açısıyla ele alarak ekonominin genelinde hızlandıracağız." dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Boğaziçi Üniversitesi 'nin ev sahipliğinde düzenlenen "Belirsizlik Çağında Finansal Dönüşüm" temalı Finans Zirvesi 2025 programına katıldı. Programda girişimcilik, üretim, teknoloji, sanayi politikaları ve fon yönetimi konuları ele alındı. Programda İstanbul Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci İnci tarafından Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’a plaket takdim edildi. İstanbul Boğaziçi Üniversitesi Albert Kong Hall Kültür Merkezi'nde düzenlenen programa Bakan Kacır ile birlikte İstanbul Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci İnci, üniversite yöneticileri, akademisyenler ve misafirler katıldı. Bakan Kacır burada yaptığı konuşmada, "Ulusal Sanayi Alanları Master Planıyla, sanayimizin afet riski yüksek bölgelerden özellikle Marmara bölgesinden güvenli alanlara taşınma sürecini hızlandıracağız.Plan doğrultusunda; Türkiye'nin farklı bölgelerinde 2053 yılına dek hayata geçecek tüm ulaşım yatırımları, arazi eğimi, depremsellik ve su kıtlığı riskleri gibi pek çok parametreyi dikkate alarak yeni sanayi alanları kurguluyoruz" ifadelerini kullandı.

'22 YIL ÖNCE 36 MİLYAR DOLAR OLAN YILLIK ÜRÜN İHRACATIMIZ 265 MİLYAR DOLARA YÜKSELDİ'

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Dünya, ekonomik yapıların, siyasi ittifakların ve teknolojik önceliklerin yeniden şekillendiği, çok katmanlı bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Yapay zekâdan yarı iletkenlere, uzay teknolojilerinden kuantuma pek çok kritik alanda teknolojik üstünlük yalnızca kalkınmanın değil küresel rejkabetin ve bu rekabette küresel liderliğin önünü açıyor. Artan küresel kutuplaşma ve stratejik belirsizlik ortamında teknoloji gittikçe jeopolitik bir güç enstrümanına dönüşüyor. Bu alanda kızışan rekabetin artık bir 'teknoloji savaşına' dönüştüğünü söylememiz yanlış olmayacaktır. 22 yıl önce 36 milyar dolar olan yıllık ürün ihracatımız, şimdi 265 milyar dolarla Cumhuriyet tarihimizin zirve düzeylerine erişti. Güneş panellerinden ticari araçlara, beyaz eşyadan demir çeliğe pek çok alanda, Avrupa değer zincirlerinin en önemli oyuncusuyuz. Türkiye artık Çin’den sonra, Orta Avrupa’ya kadar uzanan bu geniş kuşakta, en fazla çeşit ürünü rekabetçi şekilde en fazla ülkeye ihraç edebilen ülkedir. Üretim gücüyle küresel tedarik zincirlerinin güvenilir halkasıdır. Ar-Ge’ye yaptığımız yatırımın milli gelirimizdeki payı gelişmiş ülkeler seviyesine erişti. Yatırım ihtiyacının ölçeği ve çeşitliliği dikkate alındığında; ulusal kaynaklarımızı tamamlayıcı nitelikte, uzun vadeli ve sürdürülebilir uluslararası finansman araçlarına erişimi artırmak, kalkınma hedeflerimiz açısından da önceliğimiz" ifadelerini kullandı.

'284 ÜRÜNE YÖNELİK YATIRIMLARI HIZLANDIRIYORUZ'

Dijital dönüşüm projeleri ile ilgili konuşan Kacır, "Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası işbirliğinde, 300 milyon Euro finansman desteğini KOBİ’lerimizin gerçekleştireceği dijital dönüşüm projelerine sağlıyoruz. AB Çerçeve Programlarını da, Türk sanayiinin ve KOBİ’lerimizin küresel rekabet gücünü artıracak bir kaldıraç olarak değerlendiriyoruz. Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi Programımızla, Merkez Bankası ile işbirliği içinde dış ticaret açığımızın yüzde 85’ini oluşturan 284 ürüne yönelik yatırımları hızlandırıyoruz. Merkez Bankamızın 300 milyar liralık kaynak tahsis ettiği bu programın girişimcilerimizden yüksek ilgi görmesi bizleri memnun ediyor. Uluslararası rekabet gücünü artıracak ve milli ekonomimizin yükselişini destekleyecek bu programa bugüne dek, yatırım tutarı 1 trilyon 256 milyar lirayı bulan 275 proje başvurdu. 58 projeye ilişkin değerlendirmeleri bakanlığımızda tamamladık. Bunlar arasından bugüne kadar toplam yatırım tutarı 241 milyar liraya yaklaşan 49 proje; değerlendirme komitesi tarafından kredi başvurusu gerçekleştirmeye uygun bulundu. Ülkemizi daha fazla yeni teknoloji yatırımının adresi haline getirmek üzere diğer önemli bir adım, tarihimizin en büyük ölçekli teşvik programı HIT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programıdır. Bu programla da yarı iletkenlerden mobiliteye, ileri imalattan haberleşme ve uzaya, sağlık teknolojilerinden dijital teknolojilere ve yeşil enerjiye ileri teknoloji yatırımlarını hızlandırıyoruz. Yatırımcılara proje bazlı teşviklerimizin yanında pazar geliştirme destekleri, cazip koşullarda finansman ve uygun yatırım alanları sunuyoruz" dedi.

'AR-GE VE YERLİ ÜRETİM KAPASİTEMİZİ ARTIRACAĞIZ'

Yerli üretim kapasitesini 5 yılda arttıracaklarını söyleyen Bakan Kacır, "Strateji Belgemiz doğrultusunda önümüzdeki 5 yılda hayata geçireceğimiz programlarla, yüksek teknolojide ve kritik alanlarda Ar-Ge ve yerli üretim kapasitemizi artıracağız. Dijital dönüşümü geniş bir bakış açısıyla ele alarak ekonominin genelinde hızlandıracağız. Sanayimizi düşük karbonlu üretime yönlendirecek destek araçları ve uluslararası finansman kaynaklarını yaygınlaştıracağız. Yenilenebilir enerji ve döngüsel ekonomide teknolojik kabiliyetlerimizi pekiştireceğiz. Kuracağımız yeni kalkınma ve ticaret koridorlarıyla kazan-kazan ilkesine dayanan ittifaklar, ülkemizin küresel ticaretteki konumunu perçinleyecek. İhracatta ve dış ticarette pazar çeşitliliği sağlayarak, küresel değer zincirlerindeki kırılmalara karşı ülkemiz ekonomisinin dayanıklılığını artıracağız.

Ulusal Sanayi Alanları Master Planıyla, sanayimizin afet riski yüksek bölgelerden özellikle Marmara bölgesinden güvenli alanlara taşınma sürecini hızlandıracağız.Plan doğrultusunda; Türkiye'nin farklı bölgelerinde 2053 yılına dek hayata geçecek tüm ulaşım yatırımları, arazi eğimi, depremsellik ve su kıtlığı riskleri gibi pek çok parametreyi dikkate alarak yeni sanayi alanları kurguluyoruz" ifadelerini kullandı.

'88 MİLYAR LİRALIK YATIRIMI HAREKETE GEÇİRDİK'

Enflasyonla mücadelede sonuç almaya başladıklarını belirten Kacır, "Enflasyonla mücadelede sonuç almaya başladık. Nisan sonu itibarıyla yıllık enflasyon yüzde 37,9 düzeyine geriledi. Kararlılığımızı sürdürerek enflasyonu adım adım tek haneleri düzeylere indireceğiz. Öncelikli hedeflerimizden biri bu süreçte her daim istihdamı korumak. İşsizlik oranımız yüzde 7,9 ile son 20 yılın en düşük düzeyinde. Bu geçiş sürecinde, yatırımın, istihdamın, üretimin ve ihracatın gücünü korumak için gerekli adımları atmaya devam edeceğiz. Yüksek teknolojiyle, inovasyonla kalkınmayı hızlandırma zamanı. Bizler teknoloji girişimciliğini Türkiye Yüzyılı’nda yazacağımız yeni başarı hikayelerinin başat aktörü olarak görüyoruz. Girişimlerimizin finansmana erişimini kolaylaştırmak üzere devreye aldığımız fonların fonu ve eş finansman mekanizmalarıyla 4 milyar liralık kamu kaynağını teknoloji girişimlerine yönlendirdik. Sağladığımız finansmanın oluşturduğu çarpan etkisiyle girişimlerimiz için 88 milyar liralık yatırımı harekete geçirdik. Toplumumuzun her kesiminden yeteneklerin girişimcilik yolculuğuna katılmasını sağlayan destek mekanizmalarıyla Türkiye; teknoloji girişimciliğinde tarihi bir yükseliş dönemine adım attı" dedi.

'TEKNOLOJİ GİRİŞİMLERİNDEKİ YATIRIM 5,1 MİLYAR DOLARA ERİŞTİ'

Kacır, "Geçtiğimiz 4 yılda ülkemizdeki teknoloji girişimlerine gerçekleştirilen yatırım 5,1 milyar dolara erişti. Bugün milyar dolar değeri aşan 7 teknoloji girişimimiz, bizim tarifimizle 7 Turcornumuz var. Hedefimiz; 2030 yılına kadar ülkemizde 100 bin teknoloji girişiminin yeşermesi ve Turcornlarımızın değerinin 100 milyar dolara erişmesidir. Atatürk Havalimanı’nın terminal binalarını "Terminal İstanbul" projesiyle dünyanın en büyük girişimcilik merkezi hâline getiriyoruz. Teknoloji alanında profesyoneller ve yenilikçi girişimler için Türkiye'yi çekim merkezi haline getiren Türkiye Tech Visa Programını ilan ettik. Girişimcilik ekosistemimize daha fazla uluslararası sermaye çekmek adına, kamunun çapa yatırımcı olarak girişim sermayesi fonlarına katılımını önümüzdeki dönemde artıracağız.Kamu destekli fonların fonu mekanizmalarını yaygınlaştırarak; biyoteknoloji, yapay zekâ gibi stratejik gördüğümüz alanlarda sektörel ve tematik girişim sermayesi fonlarını devreye alacağız. Bizler yatırımcı dostu politikalarla, sanayicilerimizin, girişimcilerimizin ihtiyaç duyduğu düzenlemeleri hayata geçirerek güçlü bir yatırım iklimi oluşturmaya devam edeceğiz. Ülkemizi hep birlikte dünya sahnesinde hak ettiği konuma taşıyacağız ifadelerini kullandı.(DHA)