Canan İLARSLAN - Hadican EROL / İSTANBUL, (DHA) - ESKİŞEHİR'den havalandıktan sonra Rize- Erzurum sınırında Kaçkar Dağları'nda düşen M20J tipi tek motorlu uçağın pilotu Mehmet Demirci hayatını kaybetti. Demirci'nin İstanbul'da yaşadığı sitenin güvenlik görevlisi Ergün Pekgöz, "Son zamanlarda çok heyecanlı olduğunu fark ettim. Sürekli, 'Bir hayalim var. Dünya turu yapacağım' diye anlatırdı. İşine çok düşkün bir insandı. Çok disiplinli biriydi. Kaza haberi gelince herkes yasa boğuldu" dedi.
Planladığı dünya turu kapsamında ikinci durağı olan Eskişehir'in Sivrihisar ilçesinden havalanarak bir sonraki durağı Rize-Artvin Havalimanı'na gitmek için yola çıkan pilot Mehmet Demirci'nin kullandığı M20J tipi tek motorlu uçak, Kaçkar Dağları'nda kaza kırıma uğradı. Uçağın enkazına kazadan 12,5 saat sonra Jandarma Arama Kurtarma(JAK) Timi ve İkizdere Arama Kurtarma(İDAK) ekibi tarafından ulaşıldı. Ekipler, uçakta yolcu olarak bulunan Hicran Kaya'yı sağ olarak kurtarırken, pilot Mehmet Demirci'nin hayatını kaybettiği belirlendi. Demirci'nin ölüm haberiyle birlikte, İstanbul'da yaşadığı sitede de yas hakim oldu. Emekli Elektrik Mühendisi Mehmet Demirci'yi tanıyanlar, nasıl biri olduğunu anlattı.
'ASANSÖRDE KARŞILAŞTIK, ŞAKALAŞTIK'
Demirci'nin üst komşusu Tunç Atakul ise, "Ben üst komşusuyum. 2009'dan beri altlı üstlü beraber oturuyoruz. Ben Mehmet Bey'i çok severim. O sabah gördüm, şakalaştık. Asansörde karşılaştık. Gayet mutluydu. Güldük, şakalaştık. Hatta bana şaka yaptı, 'Komşu Antalya'ya halen gitmiyor musun? Çok sıcak ama orası. Çok güzeldir bilirim' diye. 'Gelirsin bir akşam, uğrarsın' dedim. 5 - 10 dakika konuştuk. Sevdiğim bir insandı. Görüştüğüm bir insandı. Cana yakındı. Bu haberi duyunca akşam, sükutu hayale uğradım. Kaybına çok üzüldüm. Kendisini çok severdim. Şoke oldum. Benim için çok iyi bir insandı" dedi.
'HERKES YASA BOĞULDU'
Sitenin güvenlik görevlisi Ergün Pekgöz, "18 yıldır güvenlik görevlisi olarak sitede çalışıyorum. Mehmet Bey'i 18 yıldır tanıyorum. Kendisi altlı üstlü dairelerde annesiyle ve oğluyla burada oturuyor. Kız kardeşi de burada oturuyor. Son zamanlarda çok heyecanlı olduğunu fark ettim. Sürekli, 'Bir hayalim var. Dünya turu yapacağım' diye anlatırdı. Kaza geçirmeden 3 gün önce de burada Hicran Hanım'la beraber restoranda oturuyorlardı. Bir arkadaşı daha vardı. Orada yine, 'Dünya turu yapacağım' diye hayallerinden bahsetti. En son orada karşılaştık. Ondan sonra da zaten kaza haberi geldi. Hepimiz, tabii ki komşuları olarak çok üzüldük. Bana sadece ilk rotasından sonra Kazakistan'a gideceğini söylemişti. Ondan sonraki rotaları zaten konuşmadık. Arkadaşları da yanında olduğu için böyle bir diyalog geçti aramızda. Mehmet Bey 2008'de burada işe başladığımda bir enerji firmasında çalışıyordu. İşine çok düşkün bir insandı. Çok disiplinli biriydi. İnsanlarla ilişkisi de iyiydi. Komşuluğu da iyiydi. Dediğim gibi, son zamanlarda heyecanlıydı. Ona, 'Çok mutlu görünüyorsunuz, çok heyecanlısınız' diyordum. Hep, 'Bir hayalim var. Gerçekleştireceğim' diye bahsederdi. En son aramızda öyle bir diyalog geçti. Ondan sonra da kaza haberi gelince herkes yasa boğuldu" dedi.
'HAYALLERİ VARDI'
Sitenin karşısındaki kafede çalışan Alper Adlım, "Sabahları sadece buraya geliyordu. Americano veya filtre kahve içerdi. Fazla durmazdı. Hep yorgun olduğunu söylüyordu. 15- 20 dakika otururdu. Çok nadir ailesiyle geldiğini gördüm. Bir haftadır seyahatlerinden dolayı gelmiyordu. Daha dün, kaza yaptığını öğrendim. Hepimiz bayağı üzüldük. Çok samimi tanıyamasam da, müşteri olarak tanıdığım için söylüyorum. Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun. Ailesine başsağlığı diliyorum. Hayalleri vardı. Daha doğrusu, daha çok yetkililerle sohbet ediyordu. Ara sıra içeceklerini verirken sohbet ediyorduk. Gittiği yerleri bize anlatıyordu. Kader kısmeti böyleymiş" ifadelerini kullandı. (DHA)
Görüntü Dökümü:
--------------
- Demirci'nin evinden görüntüler
- Ergün Pekgöz ile röp.
- Alper Adlım ile röp.
- Tunç Atakul ile röp.
- Genel ve detay görüntüler