Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu, kentte kısıtlamalar kapsamında AFAD ekibinin araçtan yaptığı anonstan korkarak tedirgin olan özel çocuğa AFAD ekibi ile özel bir ziyaret yaptı. Çocukla uzun süre muhabbet ederek zaman geçiren Vali Aydoğdu çocuğun endişesini silip attı.
Korona Virüs salgınıyla mücadele kapsamında uygulanan tam kapanmalı sokağa çıkma kısıtlamasında Aksaray’da geniş güvenlik önlemleri alan ekipler kent genelinde Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu’nun başlattığı “Devlet millet el ele, Korona Virüsle Mücadele” sloganıyla etkin bir mücadele yürütüyor. Bu çerçevede Emniyet, jandarma, İl Afet Acil Durum (AFAD), Ulusal Medikal Kurtarma (UMKE) sağlık ekipleri gibi tüm kurum ve kuruluşların ekipleri kent genelinde denetimler yaparak Aksaray halkını bilgilendiriyor. AFAD ekipleri de araç ile sokak sokak cadde cadde gezerek hem denetim hem de bilgilendirme yaparken, babasıyla evlerinin önünde bulunan parktaki salıncakta sallanan Down Sendromu küçük Burak yapılan anonslardan korkarak tedirginlik yaşadı. Özel çocuğun yaşadığı tedirginliği sosyal medya üzerinden gören Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu hemen harekete geçerek AFAD Müdürü Cezmi Türkmen, Milli Eğitim Müdürü Hacı Ömer Kartal, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Yüksel Çelik ve ekiplerle birlikte özel çocuk Burak’a özel bir sürpriz ziyaret yaptı. Burak’ı evinde ailesiyle birlikte ziyaret eden Vali Aydoğdu, özel çocukla yakından ilgilenerek tüm tedirginliğini alırken, ailesiyle yaptığı görüşmede yapılan çalışmalar ve alınan tedbirler hakkında bilgiler vererek yaşanan olaydan duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
“Tek gayemiz el birliği ile en az hasarla bu günleri geride bırakmak”
Burada bir açıklama yapan Vali Aydoğdu, “Bir yılı aşkındır salgınla mücadele ediyoruz. Her şeyden, en çok da sevdiklerimizden mahrum kaldık. Şimdi de evlere kapandık, bütün dünya zor günlerden geçiyor. Bir de orucun verdiği yorgunluk olunca stres katsayıları istemeden de olsa artabiliyor. Sağlık ekiplerimiz başta olmak üzere güvenlik, AFAD ve tüm birimlerimizle her türlü fedakarlığı vererek sahadayız. Ailelerimizi bile ihmal ettiğimiz olabiliyor. Hepimizin tek gayesi var. En az hasarla ve el birliği ile bu günleri geride bırakmak. Zaman zaman istemeden de olsa kırgınlıklar, dargınlıklar olabiliyor. Sonuçta Şehri-i Süleha’nın sakinleriyiz. ‘İnsanlık hali’ diyebilmeliyiz. Biz birlikte kocaman bir aileyiz. Düşmüş olan kan şekerimizi baklava ile yükselttik. Ama daha tatlısı Burak’a sarılmak bütün yorgunluğumuzu aldı. Ayrıca konuşabilmek, anlayabilmek, erdemli olmanın binlerce yolu var. Bir tanesini de Burak evladımızın vesilesi ile yapmış olduk. ‘Kusura bakmayın, siz de haklısınız’ diyebilmek ne güzel şey” dedi.