Küçükbaş hayvanlar meralardan mandıralara taşındı

Küçükbaş hayvanlar meralardan mandıralara taşındı

Nüfusunun yüzde 80’inin tarım ve hayvancılıktan geçimini sağladığı Aksaray’da küçükbaş hayvanlar kıy mevsiminin gelmesi ile birlikte meralardan mandıralara taşındı.
450 bini anaç olmak üzere yavrularıyla birlikte 1 milyon civarında küçükbaş hayvan varlığı bulunan Aksaray’da kış mevsiminin gelmesi ile birlikte küçükbaş hayvanlar meralardan mandıralara taşındı. Üreticilerin itina ile kış mevsimini geçirmesi gereken küçükbaş hayvancılıkta mandıra ve hayvan bakımları da büyük önem arz ederken, aşılarının yaptırılması ve kaliteli yemlerle beslenmesi gerekiyor.
Küçükbaş hayvancılığın bir mera hayvancılığı olduğunu ifade eden Aksaray Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mahmut Aktürk, kış mevsimi nedeniyle artık hayvanların meralardan mandıralara taşındığını belirterek, “Küçükbaş hayvancılık bir mera hayvancılığıdır. Küçükbaş hayvanlarımız yılın 8-9 ayını meralarda otlayarak geçiriyorlar. O yüzden karlılıkları var. Eğer küçükbaş hayvanları biz mandıralara kapatırsak ve fabrika yemleriyle beslersek bu işten para kazanmamız mümkün değil. Ama yılın 3-4 ayını da mandırada geçirmek zorundalar. Şu anda hayvanlarımız meralardan çekildiler. Artık kışlık bakım için üreticilerimizin elinde. Bu hayvanlarımızı arpa, buğday, çavdar, yonca, silaj, fi gibi kaliteli yemlerle besleyerek bu kışı geçirmelerini temin etmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Mandıralarda doğum sezonunun da başladığının altını çizen Başkan Aktürk, hayvanların ve mandıra hijyeninin de büyük önem arz ettiğini vurgulayarak, “Mandıralarda doğum sezonu da başlıyor. Tabi bu hayvanlardan kuzuyu canlı almak ve bu kuzunun ölümlerinin önüne geçmek için bakım ve besleme şartlarının da çok iyi olması gerekiyor. Hayvanlarımız mandıraya girmeden önce hayvanlarımızın dezenfektesinin yapılması, altlıklarının ve üstlüklerinin tedarik edilmesi ve mandıra bakımlarının yapılması gerekir. Hayvanların da bazı ilaçlarını yapmak gerekir. Parazit ilaçları, iç ve dış parazit ilaçlarının yapılması gerekiyor. Mümkünse çelemli aşılarının yapılması gerekiyor. Hayvanlarımızı kaliteli yemlerle beslememiz gerekiyor. Eğer bakım besleme şartlarını iyi tutarsak küçükbaş hayvancılıkta ciddi anlamda para kazanmamız mümkün. Hem hayvan hastalıklarıyla mücadele konusunda hem de bakım besleme konusunda şartların iyileştirilmesi küçükbaş hayvancılığın hem gelirini yükseltecek, hem de verimliliği ve kaliteyi artıracak diye düşünüyoruz. Kaliteli ve sağlıklı gıdayı üretmek için hayvanlarımızın bakım besleme şartlarını iyileştirilmesi, bulaşıcı hastalıklara karşı mücadelenin iyi noktalara getirilmesi çok önemli. O yüzden küçükbaş hayvancılıkta bunları önemsiyoruz. Üreticilerimiz de artık bilinçlendi. Bu işleri bilerek, isteyerek yapıyorlar. Çünkü bu işten para kazanıyorlar. Para kazandıkça bu şartların daha iyileşmesi için ellerinden gelen bütün gayreti gösteriyorlar” diye konuştu.