Otizmli oğluyla hayat mücadelesini kitaplaştırdı

Otizmli oğluyla hayat mücadelesini kitaplaştırdı

Otizmli oğluyla hayat mücadelesini kitaplaştırdı

Ayşenur DEMİRTAŞ GÜL-Emirhan YÜZÜGÜLDÜ/ANKARA, (DHA)- EMEKLİ İngilizce öğretmeni Filiz Serin (65), otizmli olmasına rağmen küçük yaştan itibaren aldığı müzik ve piyano eğitimi sayesinde müzisyen olup, birçok konser veren ve şimdi üniversitede piyano bölümü okuyan oğlu Caner (38) ile yaşadığı hayat mücadelesini kitaplaştırdı.

İngilizce öğretmeni Filiz ve Doktor Azmi Serin çiftinin tek çocukları Caner Serin'e (38), 1989'da 2,5 yaşındayken otizm tanısı konuldu. Anne Filiz Serin, o dönem otizm farkındalığının az olması ve eşinin mecburi hizmet görevini yaptığı Trabzon Vakfıkebir’de eğitim verecek öğretmen olmaması nedeniyle oğluna kendi eğitim verdi. Anne Serin, oğlunun sosyalleşebilmesi amacıyla eşini Trabzon’da bırakarak Ankara’ya döndü. Ankara'da özel eğitime devam eden ve müzik eğitimi alan Caner'e, yine annesi de destek verdi. Ailesinin desteğiyle, ilköğretim ve lise eğitimini başarıyla tamamlayan ve şan eğitimi de alan Caner Serin, 2 yıl önce Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Piyano Bölümü'nü kazandı. 2’nci sınıf öğrencisi olan ve çok iyi piyano çalan Caner Serin, yurt içinde ve yurt dışında birçok konser verdi. Şu anda emekli olan anne Filiz Serin, otizmli piyanist oğluyla yaşam mücadelecisini kitaplaştırdı. Filiz Serin, 200 sayfadan oluşan ‘Seni Yazdım’ isimli kitabında oğlunun otizmle mücadelesini ve başarılarını anlattı. Kitapta Caner Serin'in ilk konseri öncesinde kulisteki son 1 saati, senarist Mehmet Yılmaz tarafından tiyatro oyununa çevrildi.

'OĞLUM OTİZMLİ DİYE HİÇ KİMSEDEN ÇEKİNMEDİM'

Filiz Serin, doktor olan eşinin Trabzon Vakfıkebir'deki mecburi hizmeti ve dönemin şartları nedeniyle oğluna kendisinin eğitim verdiğini söyledi. Zaman zaman ağladığını ve duvarlara bağırdığını belirten Serin, oğlunun otizmli olması sebebiyle hiç kimseden çekinmediklerini, onu her yere götürdüklerini ve ona oyunlar oynatarak eğitim verdiğini anlattı. Filiz Serin, "Zor zamanlardı doğru. Baktım ki orada bu olmayacak ve sadece bu oyunlarla da olmayacak; onun sosyalleşmesi gerekecek ve hocalarımızın söylediği gibi, sağlıklı çocuklarla bir arada olması gerekecek; hemen Ankara'ya geldim. Eşimi bıraktım. Okulumda, İngilizce öğretmenliğine başladım. Yani normal yaşama döndük. Biz ne zaman normal yaşama döndük, Caner sağlıklı çocuklarla bir arada kreşte oldu; hocaları, öğretmenleri onu çok sevdi, ondan sonra biz gerçekten oh dedik" ifadelerini kullandı.

Öğretmenlikten kalan alışkanlıklar sayesinde hep not tuttuğunu belirten Filiz Serin, "Hissettiklerimi, acılarımı, Caner'in yaptıklarını, her bir kelimesini, ilk kelimesi neydi hepsini yazdım. Önce kendimi anlattım. Oradan Caner'le olan yaşama geçtim. İşte bu kitabın doğuşu da öyle oldu. Güzel de olduğunu düşünüyorum. En azından okuyanlar bir otizmli ne hisseder, bir otizmli aile nasıl olur onları gördük derler” diye konuştu.

'KÜÇÜK YAŞTA MÜZİĞE İLGİSİ BAŞLADI'

Oğlunun küçük yaşta müziğe ilgisi olduğunu söyleyen Filiz Serin, ona eğitimler aldırmaya başladığını aktardı. Alaylı şekilde yetişip müzisyenlik yapan oğlunun üniversite sınavından yeterli puanı almasıyla birlikte Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Piyano Bölümü'nü kazandığın ve 2’nci sınıfta eğitim gördüğünü söyleyen Serin, “Üniversiteye giden çocukların ailelerine: ‘Ah biz alaylıyız, alaylı kaldık’ dedim; ama son anda bir şans güldü. İzmir'de yaşıyorduk. Çok köklü bir değişim yaparak Çanakkale'ye taşındık" ifadelerini kullandı. (DHA)

FOTOĞRAFLI



Pazartesi 22.8 ° / 11.4 °
Salı 13.3 ° / 8.9 °
Çarşamba 18.2 ° / 7.9 °
Aksaray nöbetçi eczaneleri