Seza Nur ALPDÜNDAR/İZMİR,(DHA)-İZMİR'de öğrencilerin sorunlarını aşmalarına yönelik masallar ekleyerek eğitimde fark yaratan 29 yıllık ana sınıfı öğretmeni Günhan Kaya (50), gittiği her okula kızını büyütürken masal anlattığı pembe koltuğunu da götürüyor. Kendi kurguladığı masalları öğrencilerine anlatan Kaya, "Kızımla daha iyi bir iletişim ve bağ kurma yollarını ararken masalın önemini fark ettim. 8 yıldır masal anlatıcılığını, masal koltuğumla birlikte derslerimde uyguluyorum" dedi.
İzmir Balçova Vali Kutlu Aktaş İlkokulu'nda görev yapan 29 yıllık ana sınıfı öğretmeni Günhan Kaya (50), öğrencilerin sorunlarını aşmalarına yönelik masallar ekleyerek eğitimde fark yaratıyor. Her gittiği yere pembe masal koltuğunu da götüren Kaya, kendi kurguladığı masalları öğrencilerine anlatıyor. Eğitimde masalın önemini sonradan keşfettiğini söyleyen Kaya, "Geç anne oldum. Kızımla daha iyi bir iletişim ve bağ kurma yollarını ararken masalın önemini fark ettim. 8 yıldır masal anlatıcılığını, masal koltuğumla birlikte derslerimde uyguluyorum. Pembe masal koltuğum, kızımı emzirdiğim, ona masal anlattığım koltuktu. Masal koltuğunu sınıfta da kullanabileceğimi düşününce görev yaptığım anaokulunda kullanmaya başladım. Sonra ana sınıfına tayinim çıkınca masal koltuğumu baş köşeye koydum. Görev arkadaşlarımın da ilgilerini çekti ve onlar da masalı araç olarak sınıflarında kullanmaya başladı. Onlar da sınıflarına bir masal koltuğu koydular, bir farkındalık oluştu" dedi.
'ÇOCUKLAR MASALLARA GÜVENİR VE İNANIR'
Masal anlatıcılığıyla masal okumanın farklı şeyler olduğunu dile getiren Kaya, "Masalda kurgulanmış bir öyküyü, yazarı olan bir kitabı okuyorsunuz, aracı konumundasınız. Masal anlatıcılığında, herhangi bir dünyaya canımızın istediği, hayal aleminde bir yere yolculuk yapıyorsunuz. Onun için masal anlatıcılığı başka bir yol. İstediğimiz dünyaya, istediğimiz zaman gidebiliyoruz. Bazen kahraman oluyoruz, bazen akran zorbalığına uğrayan bir çocuk, bazen annesinden kapamayan bağımlılık problemi olan öğrenci oluyoruz. Bazen yetersiz olduğunu, başarılı olamayacağını düşünen bir öğrenci oluyoruz. Bazen bir mantar, top, balon oluyoruz. Sınıfta neye ihtiyaç varsa masalları kendim kurguluyorum. Çağımızın sorunu çocukların anneden kopamaması, annesinin okuldan onu almaya gelmeyeceğini düşünmesi. Çocuğa 'Ağlama, annen seni gelip alacak' deseniz; çocuk için anlamlı bir cümle olmaz. Ama onunla ilgili bir masal kurgulayıp, masallar alemine onu götürdüğünüzde buna güvenir ve inanır. Masal çocuğun korktuğu duygularını deneyimlemesi için önemli araçtır. Bu yüzden masalları kendim kurguluyorum" diye konuştu.
'İNTERAKTİF BİR MASAL KİTABI YAPMAYI İSTİYORUM'
Masalın bir anlatım tekniği olduğunu belirten Kaya, "Gerek müzikle gerek oyunla ya da bir tekerlemeyle masala giriyorsunuz. Diğer bölümü tamamen hayal dünyam ve sınıfın ihtiyacı olan olayla ilgili bir kurgu. Masallarımı kaydettiğim bir yer yok. Ama kaydetmek ve interaktif bir masal kitabı yapmayı çok istiyorum. Emekliliğim yaklaştı. Masallarımı interaktif bir masal kitabı olarak meslektaşlarıma bir hatıra, bir gereç olarak bırakmak istiyorum" dedi. Emekli olduktan sonra okuldaki meslektaşlarının masalı eğitimlerinde kullanmaya devam edeceğine inandığını belirten Kaya, "İçim çok rahat. Çünkü masal koltuğu artık farkındalık yarattı. Diğer sınıftaki arkadaşlarım da bir masal koltuğu kullanmaya başladı. Masal koltuğu bu okulda hep yaşayacak. İsterim ki başka eğitim kurumlarının da masal köşesi olsun. Öğrencilerimizin sorunları ilaçlarla, psikologlarla, pedagoglarla değil masallarla çözülsün. Bir kere deneyin, nasıl bir sihir olduğunu görün. Anneler de meslektaşlarım da denesinler. Çocukların sorunlarını, dünyalarına girip kolayca yön verebiliyoruz, harika bir duygu" diye konuştu. (DHA)
FOTOĞRAFLI
