Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, ABD, İngiltere ve Fransa´nın Esed rejimine karşı düzenlediği hava operasyonuna ilişkin, "Esad rejiminin bir milyona yakın Suriyeliyi katlettiği dönemlerde sessiz kalan emperyalist ihanet güçlerinin, bir şekilde kamuoyunu rahatlatmak için yaptıkları saldırıları, ciddi ve inandırıcı bulmuyoruz." dedi.
Arslan, bir otelde düzenlenen Hizmet-İş Aksaray Şube Başkanlığı 7. Olağan Genel Kurulu´nda, taşeron işçilerin kadroya geçirilmesinin Cumhuriyet tarihinde yapılan en önemli reformların başında geldiğini söyledi.
Demokrasi tarihinde böyle bir çalışmanın daha önce yapılmadığına dikkati çeken Arslan, "Şu an kamuda, bakanlıklar, yerel yönetimler ve özel idarelerde toplam çalışan kadrolu sayısı 170 bin. Bu sayının 5 katı arkadaşımız kadrolu oldu. Bu dünyada karşılaşılamayan bir örnek." diye konuştu.
- "Havadan belli yerlere bomba atarak kamuoyunu rahatlatmaya çalışıyorlar"
ABD, İngiltere ve Fransa´nın Esed rejimine karşı düzenlediği hava operasyonuna değinen Arslan, şu ifadeleri kullandı:
"Rejimine karşı kimyasal silah kullandığı gerekçesiyle saldırı düzenlendi. Biz, Esad rejiminin bir milyona yakın Suriyeliyi katlettiği dönemlerde sessiz kalan emperyalist ihanet güçlerinin, bir şekilde kamuoyunu rahatlatmak için yaptıkları saldırıları ciddi ve inandırıcı bulmuyoruz. Kesinlikle havadan belli yerlere bomba atarak kamuoyunu rahatlatmaya çalışıyorlar. Dolayısıyla bunların ikiyüzlülüğü, Suriye halkını düşünmeyen yaklaşımlarını samimi bulmuyoruz. Eğer öyle olsaydı, bir milyona yakın Suriyeliyi katleden Esad´dan hesap sorulurdu. Bütün bunlara rağmen Esad hak etti mi derseniz, fazlasıyla hak etti ama bütün bunlar Esad´ı ve arkasındaki güçleri zayıflatmaya, geri çekilmesine yetmeyecek."
Arslan, Türkiye´nin ekonomik anlamda kuşatılmak istendiğini vurgulayarak, bugüne kadar siyasi anlamda birçok darbe girişimini ve olağanüstü dönemlerin başarıyla atlatıldığını vurguladı.
Bu defa Türkiye´ye ekonomik bir operasyon yapılmak istendiğini dile getiren Arslan, kredi derecelendirme kuruluşları, uluslararası finans çevreleri ve bir kısım güçlerin, Türkiye ile ilgili olumsuz mesajlar vermeye devam ettiğine dikkati çekti.
Arslan, Türkiye´nin gücünün ve imkanlarının farkında olduklarını, Türkiye´nin ekonomik krize girmeyeceğine inandığına dikkati çekerek, "Kriz tellalları Türkiye´de bir kısım dengeleri bozmak için ciddi bir çalışma yapıyor. Bu çalışmaları boşa çıkarmak için hepimizin sorumluluk alması gereken alanlar var. Hükümet bu konuda daha somut adımlar atmalı. Bu krizi getirmeye çalışanlara karşı tedbirli olmamız gerekiyor." dedi.
"28 Şubat süreci sadece askeri bürokrasiyle sınırlı olamaz"
28 Şubat davası kararına da değinen Arslan, bu sürecin Türkiye´nin yakın tarihte yaşadığı en büyük krizlerden biri olduğunu aktardı.
Buna karşın, 28 Şubat krizinde yer alanların büyük bölümünün yargılamada yer almadığına işaret eden Arslan, şunları kaydetti:
"Dünkü karar bir nebze de olsa içimizi rahatlattı. Artık Türkiye´de hem 12 Eylül darbesinin yargılanıp hüküm giymesi, hem de 28 Şubat süreci imarlarının, özellikle askeri bürokrasinin cezalandırılması aslında darbecilere önemli bir mesajdır. 28 Şubat süreci sadece askeri bürokrasiyle sınırlı olamaz. Özellikle darbeyi kışkışlayan medya, bu süreçte yargılanmadı. Medya içindeki bu darbeciler ne yazık ki hesap vermediler. Medya ve bunun gibi organlardaki kişilerin de hesap vermelerini istiyoruz."
Toplantıya, AK Parti Aksaray Milletvekili Mustafa Serdengeçti, Aksaray Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı ve sendika üyeleri katıldı.