Aliekber METE/ ANKARA, (DHA)- TÜRKİYE Büyük Millet Meclisi (TBMM) Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonu, saha ziyaretlerini değerlendirmek üzere toplandı.
TBMM Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonu, AK Parti Burdur Milletvekili Adem Korkmaz başkanlığında toplandı. Komisyon toplantısının açılışında konuşan Korkmaz, "Meclis Komisyonumuzun çalışmaları 3 ayrı boyutta devam etti. Bunlardan birincisi, komisyon üyelerimize teknik, idari ve akademik bilgilendirmeler yapıldı. Bizler de bu konunun değişik boyutlarına vakıf olduk. İkincisi, saha çalışmalarıyla konuyu bizzat yerinde görmek üzere 25 tane ili gezdik. Bu da toplam zirai dona uğrayan birinci derece illerin neredeyse yüzde 70'ine falan denk geliyor. Hani keşke zamanımız olsaydı bütün illeri gezseydik. Üçüncüsü de bilime başvurduk. Bazen işimize gelse de gelmese de, toplumsal politik sorumluluğumuz ile gerçekler arasındaki zıtlığı siyasetçi hep yaşar çünkü toplum günü yaşar ve günün problemlerini bugün çözmek ister ya da bugün mutlaka olumlu bir dönüş almak ister ama gerçekler daha uzun vadeli, orta vadeli perspektifler koymayı gerektirir. Burada başvuracağımız yöntem ise bilimin görüşü nedir, işte esas olarak yapılması gereken budur, bunu da gerçekleştirdik. 2 ciddi çalıştay gerçekleştirildi, şu anda bunlar raporlanıyor ve belli bir noktaya geldiği zaman sonuçları zaten hiçbir ekleme çıkarma olmaksızın raporumuzda bunlara değineceğiz. Yani 3 ayrı boyutla konuyu esasında değerlendirdik" ifadelerini kullandı. Saha ziyaretlerinin şeffaf bir şekilde yürütüldüğünü kaydeden Korkmaz, hiçbir verinin veya eleştirinin gizlenmediğini sözlerine ekledi.
'TÜM ÇİFTÇİLERE ZİRAİ DONLA İLGİLİ ZARARLARIN TAZMİNİ KONUSUNDA ÖDEME YAPILMALI'
Komisyon Başkanı Korkmaz, ardından sözü toplantıda bulunan milletvekillerine verdi. AK Parti Denizli Milletvekili Nilgün Ök, "TARSİM'den doğum poliçesi yaptıran çiftçilerin birinci çiçek, ikinci çiçek vesaire olmadan tüm çiftçilere zirai donla ilgili zararların tazmini konusunda ödeme yapması gerektiğine inanıyorum. Bir de şöyle bir şey var; çiftçi doğum ile ilgili avans alınmış, doğumla ilgili ürün yok. Şimdi o avanstan sonraki poliçenin bedelini de çiftçi ödemek durumunda ki doğumdan da yararlanamıyor. Bununla ilgili, bunun çok elzem olduğunu açıkçası düşünüyorum. Zaten Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamalarıyla ÇKS'si olan tüm vatandaşlarımızın TARSİM'li olsun ya da olmasın zararların, o sürece kadar olan süreçle ilgili zararların tazmini noktasında ödemeler yapılacak ama ben TARSİM noktasında da bu eğer don poliçesi yaptırıyorsa, bunu öngörüyorsa bununla ilgili bizim de bir yaptırımımızın olması gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.
'İŞ KAYIPLARI, TARIMSAL HASILANIN DÜŞMESİNİN ETKİLERİ KOMİSYONDA GERÇEKLEŞMEYEN BİR ALAN OLDU'
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer ise "Bu süreçte neler oldu? Bu süreçte sizin ben gayretinize tanıklık ettiğim için söylüyorum, valileri uyardığımız halde istenilen biçimde bazı illerde çalışmada bizi bilgilendirilecek yetkilileri göremedik. Çoğunda iyiydi ama birkaçında olmadı. Örneğin, ziraat mühendisleri odalarını şubesi bulunan yerlerde çağırmadılar. Vali Bey’e, 'Şunlar bizim için olumsuz beyanda bulunabilir' duygusu verilmiş olacak ki bunlar olmadı. İkincisi, Ziraat Odasının Genel Başkanı dahi Komisyona gelme gereği duymadı, teknik bir ekip gönderdi. Oysa onun burada olması lazım çünkü Ziraat Odası Başkanı, Zirai Don Komisyonuna gelmeyecekse nereye gelecek? Üçüncüsü, yine, sendikalar, tarım sendikaları yoktu ve bu Zirai Don Komisyonunun bence en önemli atladığı konulardan biri, dile getirmemize rağmen, tarım alanlarında çalışan mevsimlik tarım işçileri ve sabit işçilerin durumuyla ilgili detaylı, kapsamlı ne kadar onlardan, bu olaydan etkilenecek, zarar görecek insan var; onu göremedik. O insanlar için ne yapılacak, o konuda şu anda raporumuza neyi, nasıl belirteceğimizi bilemiyorum. Ancak ifade olarak mutlaka tarım işçilerinin, 'Sabit olarak' dediğimiz örneğin, soğuk hava deposunda çalışan mühendisin, yetkilinin, muhasebecinin durumları; bunların iş kayıpları, tarımsal hasılanın düşmesi ve bölgesel olarak ürün yetersizliğinden ortaya çıkabilecek göçleri de kapsayacak bir çalışma bizim komisyonda şu ana kadar gerçekleşmeyen bir alan oldu" değerlendirmesinde bulundu.
'BAKANLIĞA GÖNDERDİĞİMİZ ÖN RAPORU REVİZE EDECEĞİZ'
Milletvekillerinin saha ziyaretleri ile ilgili görüş ve önerilerinin ardından söz alan Komisyon Başkanı Adem Korkmaz, "TARSİM'e hemen bugün bir yazı yazalım. Özellikle TARSİM poliçesi olup da, zirai don poliçesi satın almış olup da bir sebeple poliçeleri ödenmeyenlerin bu sezon da mutlaka ödenmesini isteyen bir yazı yazalım istiyoruz. İkincisi de daha önce bir ön rapor göndermiştik Bakanlığa. Bunu revize ederek bu saha çalışmalarında oluşan fikirleri, bunun üzerine ilave edeceğimiz yeni şeyleri tekrar vurgulayarak diğer konuları esas almak. Bir de belki iklim değişikliği gerçeğinde yeni tarımla ilgili belki bir araştırma komisyonunun kurulması konusunda bizim yapmış olduğumuz çalıştaydaki o birinci maddeyle ilgili konuyu daha geniş bir zeminde araştırmak üzere belki yeni bir araştırma komisyonu kurulmasını da önerebiliriz. Meclis Başkanlığımıza ya da Tarım Komisyonumuzun altında bir alt komisyon şeklinde" dedi.
'DEVLETİN YÜKÜNÜ AZALTACAKTI'
Korkmaz ayrıca komisyonun ilave çalışma süresine ihtiyacı olmadığını vurguladı ve raporun erken bir şekilde hazırlanması gerektiğini söyledi. Korkmaz, "Raporu hazırlamak önemli ama buradan mutlaka yasal önlemler, yapısal, kurumsal, yapısal düzenlemeler ve geleceğe yönelik birtakım önemli bakış açılarını ele alacağız. TARSİM konusunda oluşan Türkiye'deki hava bile bence şu ana kadar Komisyonun yaptığı en önemli çalışmalardan bir tanesi, Türkiye'de TARSİM'in tartışmaya açılması. Bakın, TARSİM'in şu haliyle bile neredeyse devletin yüzde 85'i kapsayan ödeyeceği hibe kadar yüzde 15 de TARSİM ödeme yapıyor, 22 milyar ödeme yapacak. Hani, resmi bir açıklama değil. O günkü Bakan Yardımcımızla açıklaması ama 28 milyar; yüzde 85'i 28 milyar ödenecekse yüzde 15'e 22 milyar ödeniyor olması sigortanın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Yani TARSİM oranı yüzde 50 olsaydı en az 60 milyar vatandaşa ödenecekti ki bu, devletin yükünü azaltacaktı ve üretici açısından çok büyük bir kazanım. Bizimki esasında bir anlamda tür işte, üretici küsmesin, üretici üretmeye devam etsin, hiç olmazsa maliyetlerin bir kısmına devlet, sosyal devlet yaklaşımıyla yapılan bir ödeme ama sigorta sizin gelirinizi ya da giderlerinizin tamamını kapsayan bir ödeme. Onun için, bu konuyu mutlaka gündemde tutmak ve daha da artırmak lazım" değerlendirmesinde bulundu. (DHA)
FOTOĞRAFLI