Türkiye'de 'immün yetmezlik' Avrupa'dan fazla

Türkiye

Türkiye'de 'immün yetmezlik' Avrupa'dan fazla

Ruken KADIOĞLU-Mikail KARAMAN/ANKARA, (DHA)- ANKARA Bilkent Şehir Hastanesi Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Zülfikar Akelma, 'Dünya Primer İmmün Yetmezlik Haftası'na dikkat çekerek, "Yurt dışında yapılmış çalışmalarda kombine immün yetmezlik dediğimiz en ağır tablolarda; 50 bin doğumda 1 gözüküyor. Bizim ülkemizde yakın zamanda yapılan bir çalışmada 10 bin doğumda 1 olarak saptandı. Bizim ülkemizde, immün yetmezlik sıklık olarak Avrupa ülkelerinden ve ABD'den daha fazla diyebiliriz" dedi.

Bağışıklık sistemini oluşturan hücrelerden herhangi birinin yokluğu ya da fonksiyon bozukluğu immün yetmezlik hastalıkları olarak adlandırılıyor. Bu hastalıklar, kalıtsal ya da genetik nedenlere bağlı doğuştan geliştiğinde ise primer immün yetmezlik (bağışıklık sistemi yetmezliği) olarak adlandırılıyor. Dünya Primer İmmün Yetmezlik Haftası nedeniyle DHA'ya açıklama yapan Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Zülfikar Akelma, bağışıklık sisteminin vücut için oldukça önemli bir sistem olduğuna dikkat çekti. Prof. Dr. Akelma, "Diğer organlar kendi normal fonksiyonlarını yürütebilmeleri için vücudumuzun kendini zararlı olan mikroplara karşı koruması gerekiyor. Bunu da 'bağışıklık sistemi' dediğimiz yani bizim 'immün sistem' dediğimiz sistem sağlıyor. İmmün sistemde bazı problemler gelişebiliyor, bunların bir kısmı doğuştan oluşuyor. Doğuştan bağışıklık kusurları dediğimiz yaklaşık 550-600'e yakın hastalık söz konusu. Bunlara bağlı ortaya çıkan tabloları biz primer immün yetmezlikler veya doğuştan bağışıklık hastalığı veya bağışıklık kusuru şeklinde isimlendiriyoruz" dedi.

'BU ÇOCUKLAR SIK HASTALANIRLAR'

Bağışıklık sisteminin fonksiyonel olarak insanları mikroplara karşı koruduğunu söyleyen Prof. Dr. Akelma, "Bağışıklık sisteminde bir problem ortaya çıktığı zaman çoğunlukla karşımıza 'sık enfeksiyon' dediğimiz tablo ortaya çıkıyor. Hastalığın belirtileri ise bu çocukların en önemli özelliği sık hastalanırlar. Biz de bu çocukları sık hastalanmalarından dolayı tanıyabiliyoruz. Örneğin yılda 4'ten fazla kulak enfeksiyonu, 2'den fazla sinüzit, 2'den fazla akciğer enfeksiyonu yani zatürre veya 2 aydan daha uzun süre antibiyotik kullanılması, beklemediğimiz şekilde birtakım enfeksiyonlar, derin doku dediğimiz apseler şeklinde ya da bebeklerde bitmeyen sürekli ağzında pamukçuk dediğimiz beyaz mantar şeklinde, ishal gibi, ishale bağlı kilo alamama gibi oldukça geniş bir yelpazede belirti verebilirler. Hatta bunların dışında ek olarak şiddetli alerjik hastalıklar veya bir takım romatizmal hastalıklar da bağışıklıklarında bir probleme işaret edebilir. Hatta kanserler bile bağışıklık sisteminde bir problem olarak ortaya çıkabilirler" diye konuştu.

'HASTALIĞIN TANINMASI ZOR OLUYOR'

Primer immün yetmezliklerin görülme sıklığı konusunda çok net bir veri olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Akelma, "Özellikle yurt dışında yapılmış çalışmalarda kombine immün yetmezlik dediğimiz en ağır tablolarda; 50 bin doğumda 1 gözüküyor. Bizim ülkemizde yakın zamanda yapılan bir çalışmada 10 bin doğumda 1 olarak saptandı. Ancak şunu söyleyebiliriz ki bağışıklık problemlerinin bir kısmı kalıtım tipinden dolayı akraba evliliklerinde görülme sıklığı artıyor. Ülkemizde akraba evliliği bölgelere göre değişmekle birlikte dünya ortalamasının üzerinde. Bizim ülkemizde, immün yetmezlik sıklık olarak Avrupa ülkelerinden ve ABD'den daha fazla diyebiliriz. Bağışıklık sistemi problemlerinin tipleri var, bazı tipler biraz daha hafif seyredebiliyorlar. Bunlar toplumda daha çok daha sık görülen hastalıklar. Nispeten daha hafif seyrettikleri için tanınmaları da zor oluyor. Ancak bazı problemler var ki oldukça ağır seyrediyorlar. Örneğin ağır kombine immün yetmezliği; bu hastaların tedavi edilmezlerse yaşam şansları çok az, 1 yıl en fazla 2 yıl içerisinde kaybediliyorlar. Dolayısıyla bu hastalık aslında ölümcül bir hastalık. Yani erken tanı konulamazsa organ hasarları gelişebiliyor enfeksiyonlara bağlı, ikincisi de daha ağır tabloda kaybediliyorlar bu hastalığa bağlı olarak" dedi.

'SADECE ÇOCUKLUK ÇAĞI HASTALIĞI DEĞİL'

Bağışıklık problemlerinin genetik mutasyonlara bağlı olarak ortaya çıktığını söyleyen Prof. Dr. Akelma, "Bu mutasyona sahip olan bireylerin belirtileri genellikle erken dönem dediğimiz çocukluk yaşında başlıyor. Yani yenidoğan döneminden hemen sonra belirtiler hastalıkların tipine göre başlayabiliyor. Primer immün yetmezlik, sadece çocukluk çağı hastalığı değil kesinlikle. Belirtileri daha ileri yaşlara doğru ortaya çıkan hastalar var. Şu anda erişkin dönemde de oldukça çok sayıda hastaya immün yetmezlik tanısı konulmakta. O yüzden erişkinlerde de, sık enfeksiyon durumlarında sık antibiyotik kullanımlarda immün yetmezlik açısından incelenmesi gerekir. Bu hastalıkların temel olarak akla gelmesi gerekiyor. Yani akla gelmediği zaman siz bu hastalığı tanıyamıyorsunuz. Ve çoğu zaman hiç tanınmadan bile kaybedilebilen ağır vakalar olabilir. Buna dikkat çekmek gerekir. Bu hastalar için çok önemli. Bazı hastalıklara tanı konulması kolayken bazıları için içinse daha ileri tanı yöntemlerine ihtiyacımız var. İmmün yetmezlik tanısı konulduktan sonra enfeksiyonlardan korunması gerekiyor, izolasyon koşulları sağlanmalı" ifadelerini kullandı.

'ÇOCUKLUK ÇAĞI AŞILAR YAPILMALI'

Çocuklarda bağışıklığı güçlendirmek adına düzenli bir uyku ile mevsimin gerektirdiği sebze ve meyvelerle beslenmeye dikkat çeken Prof. Dr. Akelma, "Fiziksel aktiviteye ihtiyaç var. Abur cubur tüketimiyle birlikte dengeli beslenme bozulabiliyor. Özellikle buna dikkat etmek gerekiyor. Abur cubur yerine normal sofra yemekleri şeklinde gitmek gerekiyor. Bir de enfeksiyonlardan korunmak için silahımız var; aşılar. O yüzden çocukluk çağında aşıların yapılması ve riskli gruplardaki hastalara da ek aşılarla bunu desteklemek gerekiyor. Primer immün yetmezlik hem sağlık personelleri arasında, hekimler arasında hem de hastalar arasında az akla gelen bir hastalık. Yani biz bunu şöyle düşünüyoruz. Her hastalık grubunun yani branşın bir organı var. Kulak burun boğaz, göz gibi. Bağışıklık sisteminin halk arasında bilinen bir organı olmadığı için, daha az akla geliyor. Sık hastalanma durumunda, sık hastalanan hastalar, sık antibiyotik kullananlar ve bundan şüphe duyanların çocuk ve erişkin alerji immünoloji uzmanlarının olduğu polikliniklere başvurması ve bu açıdan incelenmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı. (DHA)

FOTOĞRAFLI



Cuma 17.5 ° / 10.5 °
Cumartesi 17.3 ° / 7.2 °
Pazar 19.3 ° / 7.7 °
Aksaray nöbetçi eczaneleri