Devran GÜNDÜZ-Hadican EROL/İSTANBUL, (DHA)- İSTANBUL Silivri açıklarında dün meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından acil durum çantasının önemine dikkat çeken Deprem uzmanı Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan, "Herkesin ihtiyacı farklıdır o nedenle deprem çantasını kesinlikle bireysel hazırlayın. Yine de her çantada mutlaka düdük, el feneri, cep telefonu, yedek batarya, uzun süre dayanabilecek konserve gıda ve su bulundurun. İlk yardım seti, kronik rahatsızlığı olan ve yaşlı bireyler için günlük kullanacakları ilaçları da çantaya ekleyin. Deprem anında saniyeler önemli olduğu için çantayı hemen ulaşabileceğiniz bir yerde saklayın. Ucuz ve dayanıksız ürünlerden kaçının. Hazır deprem çantasını yüksek fiyatlara satan ve fırsatçılık yapanlara da dikkat edin" dedi.
Deprem uzmanı Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan, afet anında hayat kurtarabilecek deprem çantasında bulunması gereken temel malzemeleri ve o anda yapılması gerekenleri anlattı. Prof. Dr. Altan, “Depreme öncelikle yapısal hazırlıklı olmalıyız. Evlerimizi depreme dayanıklı hale getirmemiz gerekiyor. Gerekiyorsa bir inşaat mühendisine başvurarak evin kontrol ettirilmeli. Bu şekilde yapısal hazırlık yapılmalı. Bir de yapısal olmayan hazırlıklarımız var. Evdeki eşyalarımız, örneğin devrilme riski olan gardıroplar, sabitlenmeli. Yakıcı ve yanıcı maddeler için de önlem alınmalı. Örneğin, duvara sabitlemek, odadaki aynaları güvenceye almak, camlara film çektirmek gibi önlemlerle cam kırıklarının zarar vermesi engellenebilir. Bu tarz hazırlıklar da ev içinde yapılması gereken önemli adımlar” diye konuştu.
‘BİNA SAĞLAMLIĞI ÇOK ÖNEMLİ’
Deprem çantası hazırlığının önemini vurgulayan Prof. Dr.Altan, "Ancak unutulmamalı ki, deprem çantası tek başına bir hayat kurtarıcı değildir. Öncelik evin sağlam olmasıdır. Ev yeterince dayanıklı değilse, çanta yalnızca yakınınızdaysa işe yarar hale gelir. Örneğin bir hastaysanız, ilaçlarınızı o çantada bulundurmanız gerekir. İletişim kurmak için de çantanın içinde düdük gibi yer belirlemeye yardımcı malzemeler olmalı. Ama yine de en önemli konu, binamızın sağlamlığıdır. Deprem çantası bireysel hazırlanmalı, çünkü herkesin ihtiyacı farklı olabilir. Yine de ortak bazı temel malzemeler olmalı: iletişim araçları, düdük, cep telefonu ve batarya gibi. Ayrıca uzun süre dayanabilecek konserveler ve su mutlaka bulunmalı. Yaralanma gibi durumlar için ilk yardım seti de çantada yer almalı. Kronik rahatsızlığı olan yaşlı bireyler günlük kullandıkları ilaçları da bu çantaya koymalı, çünkü onlar için saniyeler bile önemli olabilir. Bu tür ilaçlar özellikle gece ulaşılabilecek bir yerde, yatağın yanında tutulmalı" ifadelerini kullandı.
‘SU STOKU SAĞLAM OLMALI’
Prof. Dr.Altan, "Herkesin ayrı bir yatak odasında uyuduğu düşünülürse, herkesin bireysel deprem çantası olmalı. Hatta bir miktar nakit para da bulundurulabilir, çünkü deprem sonrası dışarı çıktığınızda ihtiyaç olabilir. El feneri çok önemli; elektrik kesileceği için karanlıkta yön bulmakta işe yarar. Aksi halde düşüp yaralanma riski olabilir. Özellikle hareket kısıtlılığı olan kişiler için el feneri şart. Ek olarak uzun ömürlü piller ve bataryalar da çantada bulunmalı. Su stoku sağlam olmalı. 3-5 yılda bir de çantanın içeriği mutlaka kontrol edilmeli ve güncellenmeli. Ancak bu hazırlıklar toplumda genellikle hafife alınıyor. Çöp-kapan-tutun uygulaması gibi basit ama hayat kurtarıcı yöntemler gerektiği gibi uygulanmıyor. Oysa bu hareket, güvenli olmayan bir binada bile hayat kurtarabilir. Çekyatın yanında cenin pozisyonunda tutunmak hayatınızı kurtarabilir. Ancak bu önemsenmiyor. Devletimiz tatbikatlar yapıyor ama yine de uygulamada eksiklikler görüyoruz. Bu ilgisizlik, hazırlıksızlığı getiriyor” dedi.
'DEPREM ÇANTASINI YÜKSEK FİYATLARLA SATAN VE FIRSATÇILIK YAPANLARA DİKKAT EDİLMELİ'
Evindeki deprem çantasının, deprem anında hemen aklına geldiğini anlatan Prof. Dr.Altan, "Hazırda olması çok faydalıydı. Psikolojik hazırlık da çok önemli. O anda panik yapmak kalp hastalığını ya da farklı bir sağlık sorununu tetikleyebilir. “Gardırobum sabit, ocağımı kontrol ettim, deprem çantam hazır” diyebilmek bir güven duygusu verir. Bu da psikolojik rahatlama sağlar. Hazır satılan deprem çantalarına gerek yok. Herkes kendi ihtiyacına göre bir çanta hazırlayabilir. İçine koyacağı malzemelerin kalitesini kendisi seçebilir. Düdük, el feneri, su, konserveler, kaliteli piller gibi. Ucuz ve dayanıksız ürünlerden kaçınılmalı. Hazır deprem çantasını yüksek fiyatlarla satan ve fırsatçılık yapanlara dikkat edilmeli. Dikkatli ve bilinçli hazırlanmak önemli” diye konuştu.
Deprem hazırlığının bir zincir olduğunu söyleyen Prof. Dr. Altan, “Merkezi hükümet, belediyeler ve vatandaşlar olarak hep birlikte, bir zincirin halkaları gibi uyum içinde hareket etmemiz gerekiyor. Herkesin kendi görevini yerine getirmesi şart. Belediyelerin, devletin ve vatandaşların ayrı ayrı sorumlulukları var. Herkes görevini düzgün şekilde yaparsa, bu zincir güçlenir. Fakat ne yazık ki bu zincirin en zayıf halkası şu anda vatandaşlarımız. Diğer kurumlar, yani devlet ve kamu kuruluşları, görevlerini yerine getirmek için çalışıyor. Ama vatandaşlarımız depremin ciddiyetinin farkında değil. Deprem unutulmaz, mutlaka bir gün gelir. Bu yüzden hazırlıklı olmak şart. En önemli hazırlık ise güvenli yapılarda oturmaktır. Eğer güvenli bir binadaysanız, belki deprem çantasına bile ihtiyaç duymazsınız. Ben de güvenli bir yapıda oturuyorum. Bu yüzden deprem anında hiç tereddüt yaşamadım. Deprem çantasını da dışarıya çıkıp güvenli bir şekilde beklemek için hazırladım. Asıl önemli olan, güvenli yapılarda yaşamak. Bu konuya gereken önemi vermeliyiz” ifadelerini kullandı.
9312,13%-0,1
38,26% -0,05
43,42% 0,37
4100,48% 0,06
6690,48% 0,00