Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu; ildeki 6.700 öğretmen ve 92 bin öğrenci velisine mektup göndererek eğitimin herkesin ortak meselesi ve ortak geleceği olduğunu söyledi.
Mektubuna; yeni eğitim yılının başı olması vesilesiyle klasik temennilerle başlayabileceğini ancak bunun çok normal olacağını ve bu konuda tereddüt yaşadığını anlatarak başlayan Vali Aydoğdu; öğrenci velilerine sıradışı bir mektupla seslendi.
Mektubuna “Ülkemiz ve milletimiz için kendimize has, kendi kültürümüzü temel alan, tarihi mirasımızla başlayan yeni bir yol bulabiliriz” diyerek başlayan Vali Aydoğdu; öğrenci velilerine eğitim üzerine düşünülmesi gereken anlamlı sorular yöneltti.
Akademik başarının yanı sıra çocukların dünya çocukları ile rekabetinin önemini vurgulayan Vali Aydoğdu, mektubunu şöyle sürdürdü:
“Elbette akademik başarı olacak. Bunu talep etmekte hiçbir beis yok. Ancak, asıl sorun, acaba bu talebi çılgınlık haline getirip asıl sahip olunması gereken değerleri ıskalıyor muyuz? Çocuklarımızın bir ayağı sevgi, saygı, ahlak, terbiye ile kendi topraklarına, değerlerine sabitlenmiş, diğer ayağı bilgi ile dünyayı gezmeli iken biz onları engelliyor, tek kanat ile uçmalarını mı istiyoruz? Değerlerinden kopmuş bu uçuşun sonucu nedir ve bize bir faydası var mıdır?” sorularını yöneltti.
- Başarıyı nerede aradığımızın kararını vermek zorundayız
Mektubuna velilerden içtenlikle cevap vermelerini istediği sorulara yer vererek devam eden Vali Aydoğdu; çocukların zamanlarının %90’ını aileleri, çevreleri ve arkadaşlarıyla geçirdiklerini, eğitim öğretim için çocukların okullarında geçirdikleri sürenin, toplam eğitim öğretim için geçirdikleri zamanın sadece %10’u civarında olduğunu belirterek; “ Çocuğumuzla en son son ne zaman sohbet ettik? En son ne zaman elinden tutup, gözlerine bakarak ‘evladım sen bizim için değerlisin, iyi ki varsın’ dedik? En son ne zaman çocuğumuza tarihi, milli ve manevi değerlerimizi anlattık? Ne zaman yürüyüş yapıp, temiz havayı beraber soluyup, dertleştik? Kültür ve medeniyetimizi öğrenmenin olmazsa olmazımız olduğunu kalplerine ve ruhlarına nakşettik mi? Her bir çocuğumuzun özel yetenekleri var. Sınavlardan alınan sonuçlar her zaman gerçek başarıyı ölçmez. Başarıyı nerede aradığımızın kararını vermek zorundayız.” dedi.
- Değişimin anahtarı kalptedir, kalp tahakküm kabul etmez
Vali Aydoğdu mektubunu; “Unutmayalım ki biz değişmedikçe çocuklarımız da öğretmenlerimiz de sistem de değişmez. Peki nasıl? Her şeyden önce, değişim ve dönüşümün kalpte başladığını bilmeliyiz. Kalp tahakküm kabul etmez”dedi.
Çocuklara X, Y, Z kuşağı diye isimler verildiğini ifade eden Vali Aydoğdu; “Bu doğrudur veya yanlıştır tartışılır. Ama doğru soru şu; değişim çağının çocuklarını nasıl eğitmeliyiz ve bu çağın eğitimine aileler, öğretmenler ve okul olarak hazır mıyız? Bugün, bütün müfredatı yenilesek bile bir sene sonra eskiyeceği bir zamanda ve çağdayız. Değişimin anahtarı kalptedir. Kalp yönetilmez. Kalp birlikte çarpmayı, fark edilmeyi, önemsenmeyi ister. Değişerek bu güzelliklerin bir parçası olmak istiyor muyuz? Bunun cevabı yürekten kopan kocaman bir ‘evet’ ise o zaman ders zilleri çalsın, çocuklarımız okul bahçelerinde koşsun, avazlarının çıktığı kadar bağırıp ‘gürültü’ yapsınlar. Dünya güzelleşiyor demektir. Gelin hep birlikte ilk adımı atalım ve güzelliklerin, değişimin, dönüşümün bir parçası olalım” diye sürdürdü.
‘Öğretmenlik biraz da ‘rağmen’ mesleğidir’
Mektubunda öğretmenlere anlamlı mesajlar ileten Vali Hamza Aydoğdu; öğretmenlerin her türlü olumsuzluğa rağmen, pes etmemeleri, öğrencilerini severek, onlara sevgiyi aşılamaları, yılmadan, usanmadan ve şevkle eğitimlerine devam etmelerinin her türlü takdirin üstünde olduğunu kaydetti.
Vali Aydoğdu; “O zaman, bize düşen de onların ‘Rağmen’lerini azaltmak ve işlerini kolaylaştırmak olmalı” diyerek geleceğin samimiyetle hep birlikte inşa edilebileceğini vurguladı.