Tarih: 26.06.2025 09:16

Yaklaşık 130 yıl önceki Suriye’yi fotoğraflarla anlatan ‘Sultan II. Abdülhamid Dönemi Suriye’ kitabı yayımlandı

Facebook Twitter Linked-in

Tuçe GÖLCÜ-Harun ŞAHBAZOĞLU/ İSTANBUL, (DHA) - PROJE direktörlüğünü Bedri Göğalp’in üstlendiği, Osmanlı dönemi Suriye’sine ait fotoğrafları içeren Sultan II. Abdülhamid Dönemi Suriye kitabı, Demirören Yayınları tarafından tarih meraklılarının ilgisine sunuldu. Türkçe, İngilizce ve Arapça metinlerin bulunduğu kitapta Sultan II. Abdülhamid’in emriyle hazırlanan Yıldız Fotoğraf Albümleri’nden özel olarak derlenmiş 200 siyah-beyaz ve renklendirilmiş fotoğraf yer alıyor. Eser, Hicaz Demiryolu’nun inşa sürecinden Şam’ın eski sokaklarına, Halep’in görkemli kervansaraylarından çölün sessiz antik şehirlerine uzanan belge niteliğindeki fotoğrafları içeriyor.

Yaklaşık 130 yıl önceki Osmanlı dönemi Suriye’sinin tarihini, kültürünü ve manzaralarını gözler önüne seren II. Abdülhamid Dönemi Suriye kitabı, Demirören Yayınları’nın basımıyla okurla buluştu. Arkeolog Dr. Murat Sav, eserin Suriye’nin kültürel mirası ve sosyolojik geçmişine vurgu yapan bir içeriğe sahip olduğunu belirterek çok önemli tarihi belge niteliğindeki fotoğrafları gün yüzüne çıkardığını söyledi. Zero Kitap Editörü ve Arkeolog Ahmet Boratav ise “O dönemde II. Abdülhamid, dönemin çok iyi fotoğrafçılarını ülkenin dört bir yanına göndererek bu tür fotoğraflar çektiriyor. İmparatorluğun dört köşesinde neler olduğu hakkında bilgi almak amacıyla yapılmış müthiş bir belgeleme. Böyle bir arşivin yayınlanarak herkesin kullanımına sunulması çok önemli” diye konuştu.

DR. SAV: SURİYE’NİN KÜLTÜREL MİRASI VE SOSYOLOJİK GEÇMİŞİNE VURGU YAPAN BİR İÇERİK

Arkeolog Dr. Murat Sav, eserin Suriye’nin kültürel mirası ve sosyolojik geçmişine vurgu yapan bir içeriğe sahip olduğunu belirterek, “Eser, bu yönüyle ön plana çıkıyor. Belli zaman dilimleri içerisinde şehirler, yapılar ve hatta insanlar da fiziksel değişim ve dönüşüme uğruyor. Suriye yakın zamanlarda çok şeyler yaşamış bir yer. Bu yaşantı bazen negatif olarak bazı dönüşümlere de sahip olabiliyor. Maalesef kültürel miras da bunlardan etkileniyor. Geçmişle günümüz arasında o köprüyü sağlayan kültürel miras; yaşanmışlıklarıyla geçmişe vurgu yapan yapılar ne yazık ki son dönemlerde yaşanan bazı olaylardan dolayı ciddi miktarda zarar gördü. Kitap da günümüzden yaklaşık 130 yıl kadar önceye ait fotoğrafları içeriyor” dedi.

‘BELGE NİTELİĞİNDE FOTOĞRAFLAR VAR’

Eserin içerisinde, Hicaz Demiryolu’nun geçmiş olduğu bölgenin de yer aldığını söyleyen Dr. Sav, “O dönemde iletişim kolaylaşıyor. Aynı zamanda o dönemler Osmanlı İmparatorluğu henüz çökmüş olmadığından dolayı bazı ülkeler Osmanlı İmparatorluğu’nda mevcudiyetini devam ettirmekteydi. Bunlardan bir tanesi de Suriye. Suriye’nin özellikle de Helenistik bir geçmişi var. Günümüzden binlerce yıl öncesine dayanan bir yerleşim yeri. Sultan II. Abdülhamid Dönemi’nde de Suriye İmparatorluk içerisindeki önemli ülkelerden biri olarak dikkat çekmiş. Kitaptaki fotoğraflara baktığımızda Şam başta olmak üzere Halep ve çevresi, Rakka, İdlib gibi bölgelerle öne çıkan çok çeşitli ve değerli belge niteliğinde fotoğraflar var. Mesela Osmanlı Dönemi’nde orada inşa ettirilmiş yapılarla ilgili fotoğraflar var. Şam’daki Süleymaniye Külliye’si ve Halep’teki Osmaniye Külliyesi gibi yapıların fotoğrafları var, bunlar Osmanlı Devleti için son derece değer arz eden yapılar. 19’uncu yüzyılın sonlarındaki haliyle onları oradan takip etmek mümkün; aynı zamanda Şam’daki Emevi Camii, önemli türbeler, Hz. Yuşa’ya atfedilen türbe başta olmak üzere çok çeşitli yapıların izlerini sürmek mümkün. Bunların günümüzle geçmiş arasındaki karşılaştırmasını rahatlıkla yapabiliyorsunuz” diye konuştu.

‘FOTOĞRAF VASITASIYLA KENDİNİ DIŞARIYA ANLATMA KAYGISI VAR’

Dr. Sav, “Sultan II. Abdülhamid Dönemi’nde bir proje gerçekleştiriliyor; bu Hicaz Demiryolu projesi. Buradan kutsal topraklara kadar devam eden bir proje, bu proje önemli arterlerden geçiyor. Bunun yapılmasının çeşitli amaçları var ama öncelikli amaçlarından bir tanesi imparatorluğun batısıyla daha doğusu ya da güneyi arasındaki o çizgiyi, iletişim hattını kurabilmek. O yıllarda ekonomik olarak taşımacılık önemli. Bunlarla birlikte kültürel etkileşim de gündeme geliyor. Yolculuklar at üstünde yapılıyordu, günler hatta aylar sürüyordu. Trenle beraber bu durum da ortadan kalkıyor. Bu da iletişimin daha hızlı olmasını ve kuvvetlenmesini sağlıyor. Bunun bir ayağı olarak da imparatorluğu dışarıya tanıtmak özellikle de yeni kıtada yani Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere Avrupa’nın batısında da tanıtma gayreti var. O yıllarda daha televizyon gündemde değil, radyo da keşfedilmemişti. Fotoğraf vasıtasıyla kendini dışarıya anlatma kaygısı da var. Aynı zamanda Sultan 2’nci Abdülhamid’in imparatorluğun çeşitli yerlerini tanıma gayreti de var. Bütün bunları topladığımızda Demirören Yayınları tarafından yayınlanmış kıymetli bir çalışma olan Suriye kitabı gündeme geliyor. Onun içerisindeki yaklaşık 200 tane önemli görsel belge var, bunlar hakikaten çok önemli. Bunlara erişme şansının olması da muhteşem. Çünkü Abdülhamid Albümü veya Yıldız Albümü olarak bilinen bu albüm binlerce fotoğraflardan oluşuyor. Bunlar aynı zamanda Amerikan Kongre Kütüphanesi’nde de yer alan çalışmalar” dedi.

BORATAV: BİLGİ ALMAK AMACIYLA YAPILMIŞ MÜTHİŞ BİR BELGELEME

Zero Kitap Editörü Ahmet Boratav ise Demirören Yayınları’nın çıkardığı bu kitabın çok önemli bir eser olduğunu belirterek, “Demirören Yayınları’nı gerçekten tebrik ediyorum. Bu kitap Osmanlı Padişahı II. Abdülhamid’in iradesiyle oluşturulmuş muazzam bir fotoğraf koleksiyonu, Yıldız Albümleri adıyla bilinen o dönem tüm Osmanlı ülkesini belgeleyen muazzam bir fotoğraf koleksiyonunun küçük bir parçası. O dönemde ikinci Abdülhamid, dönemin çok iyi fotoğrafçılarını ülkenin dört bir yanına göndererek bu tür fotoğraflar çektiriyor. Bunun amacı ülkenin en uç noktasına kadar neler yapılıyor bunları bilmek. Özellikle resmi binalar ve okullar, buna çok önem verilmiş. İmparatorluğun dört köşesinde neler oluyor neler bitiyor bilgi almak amacıyla yapılmış müthiş bir belgeleme. Böyle bir arşivin yayınlanarak herkesin kullanımına sunulması çok önemli” diye konuştu.

SULTAN II. ABDÜLHAMİD’İN ARŞİV VİZYONU

Demirören Yayınları Proje Direktörü Bedri Göğalp ise “Şam ve çevresi, Osmanlı’nın yalnızca idarî bir vilayeti değil; İslam medeniyetinin çok katmanlı hafızasını taşıyan, kelimenin tam anlamıyla yaşayan bir tarih coğrafyasıydı. Bu eser, Sultan II. Abdülhamid döneminde bir arşiv vizyonuyla kayıt altına alınmış görsel mirası bugünün okuruyla arada bir köprü kurarak yeniden görünür kılıyor. Bu eserle birlikte fotoğrafın belgesel değerini bir kez daha takdir ediyoruz. Sultan II. Abdülhamid Dönemi Suriye kitabındaki fotoğraflar, zamanın izini sürmenin ötesinde; bir uygarlığın estetik ve zihinsel evrenine de ışık tutuyor. Biz bu kitabı, sadece tarih meraklıları için değil; geçmişle konuşmak isteyen herkes için kültürel bir tanıklık olarak hazırladık” dedi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —